Bir zamanlar YEŞİLÇAM’da kullanılan bir başlıktı bu. Milli Mücadele dönemi filmlerinde titizlikle işlenen bir cümleydi.

 

Oysa, yüzyıllarca savaşmış bir millet olarak bizim YUNAN’la savaşmak için ne UYANMAYA ne de UYANDIRILMAYA ihtiyacımız vardı. Savaşmayı ve düşmana kafa tutmayı öğrenecek halimiz de yoktu.

 

MİLLİ MÜCADELE ile CUMHURİYET arasında SUNİ ve ZORLAMA bir ilişki kurmanın yöntemlerinden biriydi bu UYANMA EDEBİYATI. Oysa  tarihi belgelerle sabittir ki, MİLLİ MÜCADELE ile CUMHURİYET KURMA arasında en ufak bir ilişki yoktur. Milli Mücadele DÜŞMANI KOVMA savaşıdır ve ANA GÜDÜSÜ de DİNDİR!

 

Bu saptamadan günümüze gelecek olursak, acizane bence çok önemli sonuçlar çıktı bu seçimlerden.

RESMİ İDEOLOJİNİN iki kalesi olan SAMSUN ve ANKARA'da vesayet bitti. İnsanlar, ÖZGÜR BİREYLER olarak VİCDANİ İPOTEKLERLE yaşamak istemediklerini, DOGMALARLA değil İŞİN ÖZÜ ile ilgilendiklerini gösterdiler.


Yıllar sonra DERSİM bile bir başka BAHAR yaşıyor.  Dersim, NASIL yaşayacağına KİMLER tarafından yönetileceğine kendisi karar veriyor. Yaşasın CUMHURiyet!

 

Demek ki ZORLA hiçbir şey olmuyormuş. Zaten zorla ne MÜSLÜMAN olunabilir ne de TÜRK...

 

LAİK bir CUMHURİYET olduğunu iddia eden bir devlet ve onun TEK PARTİSİ zamanlarında yaşananları ÖZGÜR TARİH okuyanlar bilir de BİLMEK İSTEMEYENLER için yavaş yavaş ortaya RESMİ DEVLET BELGELERİ dökülmeye başladı.

ÖZGÜRLÜK EDEBİYATI yapılan günümüzde anlaşılan pek bilinmiyor ama bir zamanlar bunları KONUŞMAK YASAKTI!

Eskiden bu işleri sadece "DİNCİLER" (ne demekse) dile getirirken UZUNCA bir süredir GERÇEK SOLCULAR da dile getirmeye başladı. AKLIN ve VİCDANIN sesi bir işte.

Yüzlerce CAMİ nedense LAİK ve HALKÇI olduğunu iddia eden CHP TEK PARTİ İKTİDARI sırasında ya YIKILDI ya SATILDI ya da başka amaçlarla kullanıldı.


CHP parti programında alınan kararlar arasında "İbadetin ZAMANI ve ŞEKLİNE dair yapılacak düzenlemeler" bile yer alıyordu.

Evet, EZANA MÜDAHALE yetmediği için NE ZAMAN ve NASIL ibadet edileceğine de KARAR vermek istediler. Dünyada başka örneği yoktur!

 

ÖZGÜR kılınan halkın DİLİNE yasak getirildi; semt, köy, belde isimleri HALKA RAĞMEN değiştirildi.

 

REJİM, her türlü ENGELE rağmen yavaş yavaş ÖZGÜRLEŞMEYE yani GERÇEK Cumhuriyet olmaya başlayınca bu ve benzeri HAZİN GERÇEKLER sorgulanmaya başladı.  İnsanlar ÖZGÜR BİREY olmaya başladı...

Ne garip ve ne hazindir ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti denilen bu topraklarda HİÇBİR Cumhurbaşkanı CUMHURUN oyu ile seçilmedi!  MİLLİ HAKİMİYET sloganları her zaman lafta kaldı. CUMHUR bir yanda CUMHURİYET bir yanda oldu...


2014 yılında, görmek nasip olursa, 91 sene sonra İLK DEFA bu topraklarda bir CUMHURBAŞKANI halk tarafından seçilecek. CUMHURiyet olmak, böyle bir şey…


CUMHURİYET BEKÇİLERİ ne hikmetse MİLLİ İRADE düşmanı kesilirken, yıllar sonra GERİ KALAN halk CUMHURiyet olmanın keyfini çıkarıyor.


BİRİLERİ uyumaya devam etse de BİR MİLLET UYANIYOR!