Ülkemiz hiç siyaset yapmaya uygun bir ülke değil; ama genede olumlu fırsatlar yakaladık. Çünkü toplum olarak öyle bir toplumuz ki; her düşüncemizin önünde derin önyargılar var. Kendimizi bir topluluğa ya da bir gruba dahil etme çabası içindeyiz. Sürekli çevremizdeki insanları da sınıflandırma çabasına giriyoruz. Gerçek olan bir şey vardır; doğru tektir, doğrular bir gruba ait değildir. Akıl ve düşünceyle doğruyu buluruz. Eğer birisi bir grubun desteklediği ya da üzerinde çalıştığı bir konuyu dile getirip desteklerse, insanların gözünde hemen o grubun bir üyesi oluyor. Bu ne derin bir bağnazlıktır. İnsanları sınıflandırmak niye bize cazip geliyor? İşte bunun sonucunda da doğru olduğunu bildiği halde, içinde bulunduğu grubun baskısı yüzünden; doğru olduğunu düşündüğü şeyleri şiddetle reddeden bireylere şahit oluyoruz. Körü körüne savundukları, altını dolduramadıkları bu düşüncelerinin kendilerini ne kadar alçalttığının farkındalar mı acaba?     

Neyse asıl meselemize gelelim. Meselemiz terör sorunu ve çözüm basamakları. Akil insanlar projesi birkaç haftadır Türkiye’nin gündemini oluşturan önemli meselelerden bir tanesi. Ben de bu konuyla ilgili düşüncelerimi paylaşmak istiyorum. Bu projenin temel amacı ülkemizin en önemli sorunu olan terör meselesinin çözüm aşamasında, halkın sevdiği ve düşüncelerine değer verdiği fikir adamlarının ve sanatçıların bu çözümün toplumsal yönüne destek olmalarını sağlamaktır. Aslında bu projenin temelinde bir bütünleştiricilik ve toplumsal dayanışma yatmaktadır. Biz bugüne kadar bizi temsil eden ve bütünleştiren değerlerimizi göremedik. Sürekli onları bir gruba ve bir ideolojiye ait etmeye çalıştık. Sonuç ortada, demek ki bu iş böyle yürümeyecek. Tekrar bu değerleri ait oldukları yere koymalıyız. Bakın bu coğrafya çok farklı bir coğrafya. Çok farklı kültürleri ve zenginlikleri içinde barındırıyor. Eğer siz bu coğrafyanın bu zenginliğini görmeyip yok sayarsanız, hiçbir şekilde huzuru bulamazsınız. Şimdi size bir örnek vermek istiyorum. Ay yıldızlı bayrağımız kanla boyanmış vatanımızın üzerine; gökyüzünün ay ve yıldızının yansımasıyla oluşmuştur. Bu kan sadece bir bölgede değil, vatanımızın her yerinde akmıştır. Eğer böyle olmasıydı, emin olun bayrağımızın bir köşesinde kanın bulaşmadığı bir bölgeyi temsil eden bir boşluk olurdu. Sahip olduğumuz değerlerin anlamını bilmek zorundayız. İstiklal Marşımızın taşıdığı derin anlamlar bizim bütünlüğümüzü o kadar güzel tarif ediyor ki; ama sadece anlayabilenlere.

Hatırlarsanız yaklaşık bir ay önce terörün sonunun geldiğine dair bir yazı yazmıştım. Umudum artarak büyüyor, her şey şu anda çok olumlu ilerliyor. Bu sorunun çözümünde karşımıza çıkacak her türlü olumsuzluğa karşı, kararlılıkla bu sorunun çözüleceğinden eminim. Çünkü halkımız artık bilinçlendi ve hiçbir şekilde felaket tellallarına kulak vermiyor. Bakın bu mesele sadece günümüzün meselesi değil, yüzyılların meselesidir. Bazı şeyleri sürekli ertelemek sorunu geçici olarak uyuşturmaktan öteye gidemez. Ama ne yazık ki bazıları ısrarla akan kanı gelecek nesillere de bulaştırmak istiyor. Lütfen tarihimizi iyi bilelim. Bu konu hakkında size bir örnek vermek istiyorum. Karamanoğulları Beyliği ve Osmanlı Beyliği arasında çok ince bir fark vardır. Evet aralarındaki bu fark birinin kısa sürede yıkılmasına, diğerinin dünyaya hükmeden bir devlete dönüşmesine zemin hazırlamıştır. Osmanlı bu coğrafyadaki ruhu ve bütünlüğü anlamış, zenginliklerine sahip çıkmıştır. Osmanlı’ya kazandıran büyük düşünmesidir.   

   

Bu günlerde büyük düşünen ve geleceği görebilen insanlara çok büyük sorumluluklar düşüyor. Bu ülke çok olumlu bir atmosfer yakaladı. Artık gerçekleri görmeliyiz, beynimizdeki zincirleri kırmalıyız. Artık analarımız ağlamasın. Hani derler ya evlat acısını çekmeyen bilemez. Hem küçücük çocuklar küçük yaşta babasız kalmasın. Bundan sonra daha kaç kişi can verecek?  Kaç çocuk babasız kalacak? Kaç ana her gün gözyaşı dökecek?  Bir insanın canı dünyadaki her şeyden daha kıymetlidir. Yıkıcı değil, yapıcı olalım. Diyeceğim o ki; artık bu fırsatı kaçırmayalım. Süleymaniye Camii’nin kubbesi nasıl koca mimariyi altında bütünleştiriyorsa, bizi de bütünleştiren bu değerleri vatanımızın kubbesine yerleştirelim. Emin olun o zaman aşamayacağımız sorun kalmayacaktır.