Hakan Şükür’ün istifasının akabinde düğmeye basılmış (sözde) yolsuzluk operasyonu başlatıldı. İlk anda yaşadığımız şokun ardından düşünmeye  başladığımız da aslında bunun merhum Başbakan Menderese yapılanların yepyeni bir versiyonu olduğunu anlamakta güç olmadı. Menderes'e atfedilen suçların (bebek davası, köpek davası) farklı bir kurguyla yine karşımıza çıktı..

Türkiye de bir şeyler iyi gitmeye başlar bir de bakmışsınız yeniden hortlar ve karşımıza çıkarlar senelerdir bu hep böyle olmuş Türkiye’nin önü kesilmeye çalışılmıştır..

Bu yapılan operasyon ilk bakışta cemaat hükümet hesaplaşması gibi gösterilmeye çalışılsa da tam olarak ta öyle değildir.

ABD‘nin İran'a  koyduğu ticaret ambargosunu Türk hükümetinin delmesi ile berber bu ABD ve İsrailde huzursuzluk ve tedirginlik  yarattığından dolayı cemaatin de desteği ile bu operasyon gerçekleştirilmiştir.. Bu operasyonun yolsuzluk soruşturması olduğunu ileri sürecek, savunacak aklı başında tek bir insan bulamazsınız… Bunu anlamanız için siyaset bilimci olmanıza da gerek te yoktur her şey çok bariz bir şekil de ortada… Yargının yaptığı mali bir operasyon değil, siyasi bir operasyon. Planlı, programlı, uluslararası bağlantıları ve destekçileri olan darbe gibi bir operasyon!

Şok etkisi yaratan bu operasyonun  akabin de 28 Şubat davasının tutuklu kalan son sanıkları, özellikle de 28 Şubat darbesinin baş ismi Çevik Bir de dün tahliye edildi. Bu tahliyelerin haberini yine diğer “gizli” yürütülen soruşturmalarda olduğu gibi Cemaat’in sosyal medyadaki isimleri tarafından, “yarınki sürprizlere hazır olun” anlamın da mesaj verilerek duyuruldu.

Rüşvet alan varmıdır??

Elbetteki vardır..

Yolsuzluklar varmıdır??

Mutlaka vardır…

Bunlar soruşturulsun ucu nereye giderse gitsin.

Hükümet gerekeni yapmalıdır.. Sonuç ne olursa olsun Başbakanın yolsuzluğa bulaşanı yanında tutacağına asla inanmıyorum.

Şu da bir gerçek ki Hükümete ayar çekmek için eski güçler yine birleşerek Başbakan Erdoğanı devirmek ve Türkiye’yi kendi hegomanyaları altına alarak bağımsız özgür bir Türkiyenin önünü kesmek eski günlerine dönme hevesi içerisinde oldukları gün gibi ortaya çıkmıştır..

Adı ister cemaat olsun ister ABD isterse İsrail olsun.. Türkiye bu vesayet dayatmalarına boyun eğmeyeceğidir.