Bu konu beni de çok sıktı. İnsanların uçkurlarının istatistiğini yapmak kadar sevimsiz bir konu yok bana göre. Mesaj kutuma gelen "çıplaklık eğer bir sebep ise gözümüzün bebeği Avrupa'da, kurban olduğumuz Amerika'da neden olmuyor?" özetli mesajlardan sonra bunu yazmam gerektiğini düşündüm.

"Neden bir İsveç olamıyoruz?" sorusu bana göre "onlar kadar sapkın olmadığımızdan" cevabı ile ancak açıklanır. Çünkü İsveç dünyadaki en yüksek ikinci tecavüz sayısına sahip ülke!..

İstatistiklere baktığınız zaman 4 İsveçli kadından 1'inin tecavüz kurbanı olduğu ortaya çıkıyor. Üstelik bu sapkınlık giderek artan oranda değişiyor. 1975'te, polise yalnızca 421 tecavüz haberi varken 2014'te 6,620 yükselmiş. Bu % 1,472'lik bir artış. İsveç, dünyadaki kadınlar için en tehlikeli yer olarak ilan edilmiş. 2013 yılında İsveç Ulusal Suç Önleme Konseyi'ne (Brå) göre, İsveç polisine bildirilen ihbarlar da 100.000 nüfus başına 63 tecavüz vakası yaşandı.

Amerika yaptırımı geldi diye elleri kanayana kadar alkışlayan, Amerikan rüyası görüp sabahına hayrolsun diyenler, birlikte sallayıp bir milletin bütün birikimlerine tecavüz etmek isteyenlere de kötü bir haberim var; RAİİN'e göre her 107 saniyede Amerika'da bir kadın tecavüze uğruyor. Ve malesef her yıl ortalama 12 yaşından büyük 280.000 çocuk cinsel istismar mağduru. Mağdurlar ile yapılan görüşmelerden elde edilen istatistiklere göreyse bu kadınlar ortalama 14 yaşından beri tecavüzün devam ettiğini beyan etmiş. Adalet istatistikleri bürosuna göre 18-24 yaş arasında olan kadınlar en çok tecavüze uğrayan yaş ortalaması. Amerika'da eğer erkekseniz ve hapishane'ye düşmüşseniz sizin adınıza çok üzgünüm. Amerika hapishanelerin de erkekler kadınlardan daha fazla mağdur. ABD'de yıl da 216.000 mahkûm mağdur. Daha korkunç olanını söyleyeyim engelli kadınların % 83'ü Amerika'da yakınlarının tecavüzüne uğruyor.

"Türkiye'den defolup gitmek" başlığı altında ağlayanların "ay ne ponçik hobbit evleri var yhaa" diye hayal kurduğu, kartpostallardan katolog hayat seçmeye çalıştıkları Yeni Zelanda halkı acaba aynı düşünüyor mu diye merak ediyorum. 4.848.477 (2018) nüfusu ile İstanbul'un dörtte biri olan ülkenin bile asayişini sağlayamayan oranın hükümetini de istifaya davet edecek mi bizim ılık solcular onu da merak ediyorum. Çünkü Adalet Bakanlığına göre her iki saatte bir kadın tecavüze uğruyor ve bunlardan bir çoğu 16 yaşından küçük çocuklar. Bu arkadaşlar işi o kadar ileri boyuta taşımış ki 2013 yılında bir skandal ortaya çıktı. Skandalın adı: The Roast Busters. Bir grup aşırı modern ve ponçik Yeni zelandalı genç zorla tecavüz ettikleri kızların fotoğraf ve videolarını ki bunların hemen hemen hepsi çocuk internette yayınlayınca yakayı ele verdi. Yeni Zelanda'da cinsel saldırı oranı bir yıl da %15 oranında artmış. Üstelik tecavüz oranlarının %91'i polise rapor edilmiyor. Sebep: adalete güvenin az oluşu!

Avrupa Temel İnsan Hakları birliğinin araştırmasına göre Finlandiya'da kadınların %47'si hayatları boyunca en az bir defa cinsel saldırıya uğradığını söylüyor. Oran medeniyetin beşiği olarak nitelendirilen Danimarka'da %52'ye çıkıyor. Yakışıklı başbakanı var üstelik bisiklete bile biniyor diye ulaşmamız gereken muassır medeniyet olarak gözümüze sokulan Kanada'da ülke de her yıl 460.000 kişi tecavüze uğruyor. Nevs.com'a göre Avustralya'da 15 yaş altı her altı kadından biri işkence ile tecavüze uğruyor.

Örnekleri uzatmak mümkün, sıkmak istemiyorum!

Şimdi siz bu artan tecavüz olaylarının en birinci sebebinin çıplaklık ve pornografiye ulaşma kolaylığı olmadığını mı iddia ediyorsunuz?

"Avrupa'da kadınlar özgür kanka insanlar cinselliğe doymuş o yüzden böyle şeyler asla olmuyor" diyenler ya yaşadığı dünyanın gerçeklerini bilgisayar oyunu sanıyor, ya da gerçekten süzme cahiller.