Şu günlerde gündem yoğunluğundan sanırım arkadaşların en ufak eleştiri ya da önerilerine gelen büyük tepkileri görünce onlar adına gerçekten üzülüyorum. Dalkavukluk yapıyorlar ama bunu fark etmiyoruz zannediyorlar.
"Seçim sürecinde Türkiye’de çok manidar işler oluyor. AKP mensupları uzun zamandır genel başkanları ve başbakanlarını, Başbakan da kendisini padişah olarak görmek istiyor. Ülkemizde sadaka kültürü var. Türkiye'de 3 kişiden biri fukaralık sınırının altındadır. Eleştirilmesi gerekenler insanları bu duruma düşüren hükümettir."
Bu sözü kim söylemiş olabilir?
Kılıçdaroğlu? Meral Akşener? Deniz Baykal?
Hayır bu sözü o dönem DP Genel Başkanı olan Süleyman Soylu söyledi. Daha ağırlarını da söyledi. Erdoğanı yolsuzluk yapmak, padişah olmak ile defalarca suçladı.
Ama sonra aynı Süleyman Soylu "Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne dönse de Erdoğan'dan ayrılmayacağım" da dedi...
"Otel lobisinde değil, Birleşmiş Milletlerde, OECD salonlarında ‘one minute' demek marifettir. Sayın Başbakanın kalbi Ali diyor, dili Muaviye söylüyor.”
Bunu kim demiş olabilir?
Özgür Özel? Muharrem İnce? Yılmaz Büyükerşen?
Hayır! O dönem Has Parti Genel Başkanı olan Numan Kurtulmuş söyledi bu sözleri.
Aynı Numan Kurtulmuş 15 Temmuz'da canı pahasına Erdoğan'ı koruyan kadronun içindeydi.
"Be hey densiz, be hey kanun tanımaz, ahlak bilmez."
Bu sözler kime ait olabilir?
Tahmin ettiğiniz gibi Devlet Bahçeli'ye ait.
Mustafa Destici yine aynı şekilde Erdoğan'ı çok ağır eleştirirken şimdi onun yanında. Muhsin Yazıcıoğlu yaşasa o da aynı desteği verirdi ben bundan eminim.
Şimdi bu üç lider Erdoğan'ın en yakınında omuz omuza mücadele eden insanlar. Erdoğan bu insanlara kulak vermese bugün ne FETÖ ile etkin mücadele ediyor olabilirdik, ne PKK son çırpınışlarını yaşıyor olurdu.
Erdoğan'ın şakşakçıdan çok muhalif seslere ihtiyacı var. Bunun geri dönüşümünü çok güzel ülke olarak aldık mı? Evet bence aldık ve almaya devam ediyoruz.
Şimdi sosyal medya'da ak partili olduğundan asla şüphe etmediğim insanların üç beş eleştirisine bile tahammül edemeyip linç girişimi yapan arkadaşlara bakınca, Erdoğan'ın ne kadar sabırlı ve kadirşinas olduğunu yeniden anlıyorum.
Oysa bizim Erdoğan'ı göklere çıkaran ona methiyeler dizen insanlardan çok, AK partiye doğru ve yapıcı eleştiri getiren insanlara daha çok ihtiyacımız var.
%42 oy oranı bunu gözümüze daha güzel soktu.
Herşeyin mükemmel gittiğini zannederken meğer herşey mükemmel gitmiyormuş onu çok net gördük.
Sosyal Medya'da iyi niyetinden şüphe etmediğiniz insanların eleştirilerine "vay efendim" diye atlamadan önce, canımızdan çok sevdiğimizin reisin bu konuda tavrı nasıl ona bakmanızı rica ediyorum.
Adam kendisine küfür eden, hakaret eden insanları samimi bulduğu için iç işleri bakanı yaptı, başkan yardımcısı yaptı.
Ama onu yağlayıp ballayanların hepsinden tek tek kurtuldu.
"Seçim sürecinde Türkiye’de çok manidar işler oluyor. AKP mensupları uzun zamandır genel başkanları ve başbakanlarını, Başbakan da kendisini padişah olarak görmek istiyor. Ülkemizde sadaka kültürü var. Türkiye'de 3 kişiden biri fukaralık sınırının altındadır. Eleştirilmesi gerekenler insanları bu duruma düşüren hükümettir."
Bu sözü kim söylemiş olabilir?
Kılıçdaroğlu? Meral Akşener? Deniz Baykal?
Hayır bu sözü o dönem DP Genel Başkanı olan Süleyman Soylu söyledi. Daha ağırlarını da söyledi. Erdoğanı yolsuzluk yapmak, padişah olmak ile defalarca suçladı.
Ama sonra aynı Süleyman Soylu "Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne dönse de Erdoğan'dan ayrılmayacağım" da dedi...
"Otel lobisinde değil, Birleşmiş Milletlerde, OECD salonlarında ‘one minute' demek marifettir. Sayın Başbakanın kalbi Ali diyor, dili Muaviye söylüyor.”
Bunu kim demiş olabilir?
Özgür Özel? Muharrem İnce? Yılmaz Büyükerşen?
Hayır! O dönem Has Parti Genel Başkanı olan Numan Kurtulmuş söyledi bu sözleri.
Aynı Numan Kurtulmuş 15 Temmuz'da canı pahasına Erdoğan'ı koruyan kadronun içindeydi.
"Be hey densiz, be hey kanun tanımaz, ahlak bilmez."
Bu sözler kime ait olabilir?
Tahmin ettiğiniz gibi Devlet Bahçeli'ye ait.
Mustafa Destici yine aynı şekilde Erdoğan'ı çok ağır eleştirirken şimdi onun yanında. Muhsin Yazıcıoğlu yaşasa o da aynı desteği verirdi ben bundan eminim.
Şimdi bu üç lider Erdoğan'ın en yakınında omuz omuza mücadele eden insanlar. Erdoğan bu insanlara kulak vermese bugün ne FETÖ ile etkin mücadele ediyor olabilirdik, ne PKK son çırpınışlarını yaşıyor olurdu.
Erdoğan'ın şakşakçıdan çok muhalif seslere ihtiyacı var. Bunun geri dönüşümünü çok güzel ülke olarak aldık mı? Evet bence aldık ve almaya devam ediyoruz.
Şimdi sosyal medya'da ak partili olduğundan asla şüphe etmediğim insanların üç beş eleştirisine bile tahammül edemeyip linç girişimi yapan arkadaşlara bakınca, Erdoğan'ın ne kadar sabırlı ve kadirşinas olduğunu yeniden anlıyorum.
Oysa bizim Erdoğan'ı göklere çıkaran ona methiyeler dizen insanlardan çok, AK partiye doğru ve yapıcı eleştiri getiren insanlara daha çok ihtiyacımız var.
%42 oy oranı bunu gözümüze daha güzel soktu.
Herşeyin mükemmel gittiğini zannederken meğer herşey mükemmel gitmiyormuş onu çok net gördük.
Sosyal Medya'da iyi niyetinden şüphe etmediğiniz insanların eleştirilerine "vay efendim" diye atlamadan önce, canımızdan çok sevdiğimizin reisin bu konuda tavrı nasıl ona bakmanızı rica ediyorum.
Adam kendisine küfür eden, hakaret eden insanları samimi bulduğu için iç işleri bakanı yaptı, başkan yardımcısı yaptı.
Ama onu yağlayıp ballayanların hepsinden tek tek kurtuldu.