Askerlik yasası ile beraber "Evden Soyunmadan Çıkan Kadınları Vatandaşlıktan Atma Yasası" da meclisten geçti de haberimiz mi yok?
Teşhircilik yapana ekstra prim ödeme sözü falan mı verildi son seçimde?
Sahi nedir bu kadın şımarıklığının adı? Nereye oturtmak gerekiyor tam olarak bu durumu?
Açıldığı, gösterebildiği, teşhir ettiği oranda kendini özgür zanneden feminist ezikliklerini tatmin edebilsinler diye bu arkadaşlar; erkeklerin "tahrik edilmeme" haklarını ve fizyolojilerine yapılan tecavüzü ne yapacağız o zaman?
Kadınların yaptığı teşhircilik çok normal, doğuştan edinilmiş bir hak, tam da olması gereken fıtri davranış, kadın sevimliliği, sorgulanamaz ve yadırganamaz bir eylem sınırlarında değerlendirilirken erkeklerin bu durumdan "etkilenme ve eyleme geçme" hallerinde alacağımız tavrın sınırlarını ne belirleyecek? O da yeterince sevimli bulunacak mı?
Kadınlar umuma açık yerlerde tesettüre girsinler diyecek değilim ama en azından daha az tahrik edici şekilde giyinseler belki erkeğin de bu özel alanı ruhsal ve fizyolojik olarak işgal edilmemiş olacak.
Açıkçası ben "bakma o zaman" tarzı çözümlerden ve "kodonlor ozgor onlodon mo gorozokoloo!" gibi lise iki tarzı duyar kasmalardan çok sıkıldım.
Bunların bir de "e Afrika'da kadınlar çıplak neden onlara bir şey olmuyor", "bu ülkede damacanaya tecavüz ediyorlar slks", "Avrupa'da kimse kimse bakmıyor abiiğ adamlar aşmış!" versiyonları var ki artık kusmak istiyorsun ezikliklerini gördükçe.
Çıplaklık bir tahrik unsuru değilse kadın eti üzerinden milyar dolarlar kazanan sektörler nasıl varlıklarını koruyorlar? Üstelik bu sektörlerin anavatanları "adamlar aşmış abi kimse kimseye dönüp bakmıyor" denilen memleketler.
Peki Serengeti Çölleri'nde ceylanı uzaktan görmüş sırtlan gibi bu kadınlara bakan, prim veren, hanımefendi muamelesi yapan, bu kadınları tercih eden, koluna bu kadınları takınca prestij elde ettiğini düşünen, kadına örtün derken Yusuf olmayı unutan, gömleği önden yırtılmış adamların hiç mi suçu yok?
En büyük suç onlarda.
"Mü'minlere söyle: 'Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu, onlar için daha temizdir. Gerçekten Allah, yaptıklarından haberdârdır."
Bu ayet kadınlara örtünün emrinden hemen önce inmiş.
Bunun hikmeti "bakmazsan açmaz! Senin bakman, görmek istemen ne kadar fıtri ise onun dagöstermek takdir edilmek istemesi o kadar fıtridir. Fıtlarınızı sınırlar içinde yaşarsanız toplum dengesi daha kolay sağlanır" demek.
"Herkes örtünsün" demek artık rasyonel değil her ne kadar gönül bunu istese de. Ama keşke özgürlüğün şortun boyu ile değil özün gür tutulması ile mümkün olabileceğini daha net kavrasak ona göre davransak...
Teşhircilik yapana ekstra prim ödeme sözü falan mı verildi son seçimde?
Sahi nedir bu kadın şımarıklığının adı? Nereye oturtmak gerekiyor tam olarak bu durumu?
Açıldığı, gösterebildiği, teşhir ettiği oranda kendini özgür zanneden feminist ezikliklerini tatmin edebilsinler diye bu arkadaşlar; erkeklerin "tahrik edilmeme" haklarını ve fizyolojilerine yapılan tecavüzü ne yapacağız o zaman?
Kadınların yaptığı teşhircilik çok normal, doğuştan edinilmiş bir hak, tam da olması gereken fıtri davranış, kadın sevimliliği, sorgulanamaz ve yadırganamaz bir eylem sınırlarında değerlendirilirken erkeklerin bu durumdan "etkilenme ve eyleme geçme" hallerinde alacağımız tavrın sınırlarını ne belirleyecek? O da yeterince sevimli bulunacak mı?
Kadınlar umuma açık yerlerde tesettüre girsinler diyecek değilim ama en azından daha az tahrik edici şekilde giyinseler belki erkeğin de bu özel alanı ruhsal ve fizyolojik olarak işgal edilmemiş olacak.
Açıkçası ben "bakma o zaman" tarzı çözümlerden ve "kodonlor ozgor onlodon mo gorozokoloo!" gibi lise iki tarzı duyar kasmalardan çok sıkıldım.
Bunların bir de "e Afrika'da kadınlar çıplak neden onlara bir şey olmuyor", "bu ülkede damacanaya tecavüz ediyorlar slks", "Avrupa'da kimse kimse bakmıyor abiiğ adamlar aşmış!" versiyonları var ki artık kusmak istiyorsun ezikliklerini gördükçe.
Çıplaklık bir tahrik unsuru değilse kadın eti üzerinden milyar dolarlar kazanan sektörler nasıl varlıklarını koruyorlar? Üstelik bu sektörlerin anavatanları "adamlar aşmış abi kimse kimseye dönüp bakmıyor" denilen memleketler.
Peki Serengeti Çölleri'nde ceylanı uzaktan görmüş sırtlan gibi bu kadınlara bakan, prim veren, hanımefendi muamelesi yapan, bu kadınları tercih eden, koluna bu kadınları takınca prestij elde ettiğini düşünen, kadına örtün derken Yusuf olmayı unutan, gömleği önden yırtılmış adamların hiç mi suçu yok?
En büyük suç onlarda.
"Mü'minlere söyle: 'Gözlerini (harama çevirmekten) kaçındırsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu, onlar için daha temizdir. Gerçekten Allah, yaptıklarından haberdârdır."
Bu ayet kadınlara örtünün emrinden hemen önce inmiş.
Bunun hikmeti "bakmazsan açmaz! Senin bakman, görmek istemen ne kadar fıtri ise onun dagöstermek takdir edilmek istemesi o kadar fıtridir. Fıtlarınızı sınırlar içinde yaşarsanız toplum dengesi daha kolay sağlanır" demek.
"Herkes örtünsün" demek artık rasyonel değil her ne kadar gönül bunu istese de. Ama keşke özgürlüğün şortun boyu ile değil özün gür tutulması ile mümkün olabileceğini daha net kavrasak ona göre davransak...
