Karadeniz Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu Mutabakatı Türkiye, Romanya ve Bulgaristan tarafından başlatılan üçlü girişim kapsamında imzalandı. Törende konuşan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Bölgesel ve küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisi için gayret gösteriyoruz. Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni dikkatle, sorumlu ve tarafsız bir biçimde uyguladık" dedi.
Karadeniz’deki mayın tehlikesine karşı, Romanya ve Bulgaristan ile başlatılan “Üçlü Girişim” kapsamında Karadeniz Mayın Karşı Tedbirleri Görev Grubu Mutabakatı (MCM Black Sea) Kalender Kasrında imzalandı. Törene, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in yanı sıra Romanya Savunma Bakanı Angel Tilvar ve Bulgaristan Savunma Bakan Yardımcısı Sayın Atanas Zapryanov da katıldı. Mutabakat metninin imzalanmasının ardından konuşan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Türkiye olarak bölgesel ve küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisi için çok yönlü gayret gösterdiklerini söyleyerek mutabakatın üç ülkenin ilişkilerine de katkı sunacağını belirtti.
"Bölgesel ve küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisi için gayret gösteriyoruz"
Programda konuşan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Ülkemizin öncülüğünde Karadeniz’deki mayın tehlikesine karşı Romanya ve Bulgaristan ile başlattığımız üçlü girişim kapsamında mutabakatı biraz önce imzalamış bulunuyoruz. Türkiye olarak bölgesel güvenliğe ve Karadeniz’deki istikrara katkı sağlayacak bu imza törenine yapmaktan, bu vesileyle Angel Tilvar ve Bulgaristan Savunma Bakan Yardımcısı Sayın Atanas Zapryanov’u ülkemizde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğumu da ifade etmek istiyorum. Malumlarınız olduğu üzere 2022 yılı şubat ayında Ukrayna’da başlayan savaş sonrası Karadeniz’e kıyıdaş ülkeler bu savaştan farklı şekilde etkilenmişlerdir. Öncelikle belirtmek isterim ki risk ve tehditlerin arttığı çatışmaların savaşa evrildiği hassas bir süreçten geçtiğimiz bu dönemde Türkiye olarak bölgesel ve küresel güvenlik, barış ve istikrarın tesisi için çok yönlü gayret gösteriyoruz" dedi.
"Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni dikkatle, sorumlu ve tarafsız bir biçimde uyguladık"
Güler konuşmasının devamında, "Karadeniz’de ortaya çıkan kriz sonrasında Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çatışmaların sonlandırılması, insani yardımların sağlanması, tahıl koridorunun oluşturulması ve kalıcı barışın tesis edilmesine yönelik diplomatik girişimlerde bulunduk. Türkiye olarak Karadeniz’deki dengeyi sağlayan ve bölgenin güvenliği konusunda büyük önem arz eden Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni dikkatle, sorumlu ve tarafsız bir biçimde uyguladık. Uygulamaya da devam edeceğiz. Bugüne kadar Montrö Sözleşmesi kurallarına riayet eden tüm devletlere teşekkür ediyor, bundan sonra da tüm devletlerden aynı hassasiyeti beklediğimizi de ifade etmek istiyorum. Savaşın başlamasıyla birlikte Karadeniz’de sürüklenen mayınlardan dolayı bir tehdit oluştu. Bunun üstesinden gelebilmek için Bulgar ve Romen müttefiklerimizle birlikte ortak gayretlerle bugüne kadar geldik. Nitekim müttefiklerimiz Romanya ve Bulgaristan’a götürdüğümüz teklif sonrasında stratejik bir vizyon belirledik. Bu çerçevede Karadeniz’de sürüklenen mayın tehdidine karşı bir mayın karşı tedbirleri görev grubu oluşturulması hususunda mutabık kaldık" diye konuştu.
"Bu inisiyatif sadece üç kıyıdaş müttefik ülke gemilerine açık olacaktır"
Bakan Güler konuşmasını, "Heyetlerimiz eylül ayında görüşmelere başladılar. Heyetlerimiz bu önemli inisiyatifin hayata geçirilmesi için yoğun bir şekilde çalıştı ve kısa süre içerisinde büyük gelişmeler kat ettiler. Mevcut yakın işbirliği ve koordinasyonumuzu geliştirerek Karadeniz’deki mayın tehlikesine karşı daha da etkin mücadele etmek maksadıyla üç ülke arasında protokol yapılmasını ortak karar verdik. Bu noktada konunun önemine istinaden teklifimize süratle cevap veren ve çalışmalara uzman personeliyle hemen destek sağlayan Romanya ve Bulgaristan makamlarına da özellikle teşekkür etmek istiyorum. Bu inisiyatifin bildirisinde yer alan müttefiklerin bölgesel gayretleri kapsamında da önem arz ettiğine de inanıyorum. İmzaladığımız bu mutabakata göre organizasyon yapısı içerisinde üç ülkenin Deniz Kuvvetleri komutanlarından oluşan bir komite bulunacaktır. Bu komite görev grubunun faaliyetleri ve uygun şartlar oluştuğunda katılacak ülkelerin belirlenmesiyle kabul edilmesi konularında oy birliğiyle karar alacaktır. Burada dikkatinizi çekmek istediğim nokta bu inisiyatifin esasen burada bulunan üç müttefik tarafından oluşturulmasıdır. Bu inisiyatif sadece üç kıyıdaş müttefik ülke gemilerine açık olacaktır. Diğerlerinin mutabık kalınan ve belli alanlardaki katkıları zaman içinde şartlar oluştuğunda mümkün olabilecektir. Sonuç olarak bugün imzaladığımız Mutabakat Muhtırası ile birlikte ortaya konulacak iş birliğinin, Karadeniz’deki mutabakat ile birlikte ortaya konulacak iş birliğinin Karadeniz’deki seyrüsefer güvenliğine büyük katkılar sağlayacağını değerlendiriyoruz. Ayrıca bu girişimin ülkelerimiz arasındaki yakın iş birliğini arttıracağını ve tecrübe aktarımına imkan sağlayacağını, başta Karadeniz olmak üzere ilişkilerimizi daha da geliştireceğine yürekten inanıyoruz" ifadeleriyle sonlandırdı.
