Bazı sürücüler ehliyet almadan önce araç kullanmayı öğrenirken ve ehliyet sonrasında sürüş eğitimini eşinden, babasından ve kardeşinden alırken, uzmanlar ise baskı altında alınan eğitimlerin can ve mal güvenliği açısından tehlikeli olduğuna dikkat çekiyor.
Trafikteki birçok sürücünün ilk ve son sürüş eğitmeni genel olarak baba, eş ve kardeş oluyor. Aile bireylerinden alınan direksiyon eğitiminde genellikle ilk olarak sinirler geriliyor ve sürücü eğitimi kısmen alabiliyor. Babayla ve eşle duygusal bağla beraber gelen kusur bulma özelliğinin kendilerine sürekli hata yaptırdığını söyleyen sürücüler, diğer sürücülere uzman bir eğitim öneriyor.
“Babadan hoca olmadığına karar verdim”
Sürücü belgesini aldıktan sonra trafiğe çıkmak için kendine güveninin gelmediğini ve devamında da direksiyon eğitimi aldığını anlatan Rümeysa Naz, “Ehliyet aldıktan sonra kendi başıma trafiği çıkamayacağımı anladım. Babamdan destek almaya karar verdim. Ama babadan hoca olmadığına karar verdim. Olumsuz yönleri, hocalar gibi olmuyor. Çok pratik yapmamızı istiyorlar. Tecrübeli olmamızı istiyorlar. Ama bu da maalesef olamadığı için tekrar ehliyet kursuna gittim. Hocalarımdan özel ders alarak şimdi güvenli bir şekilde profesyonel olarak trafiğe çıkabiliyorum. Kendinizi yeterli hissetmiyorsanız bunları bilen hocalardan, özel ders almalarını tavsiye ederim” dedi.
“Eşimin sabırsız olduğunu görünce onunla araba sürmedim”
Sürücü belgesini aldıktan sonra eşi ile tekrar trafiğe çıkmak istediğini ancak başarısız olduklarını anlatan Ayşe Demirel, “Eşimin o kadar sabırsız olduğunu görünce bir daha onunla araba sürmeye kalkışmadım. O yüzden direkt sürücü kurslarına başvurdum. Sürücü kurslarında da daha deneyimli ve daha teknik konuda bilgili bilinçli hocalarla ders almak gereği duydum. Çünkü onlarla daha bilinçli olursak hem daha sabırlı hocalar var ve daha güvenilir oluyorsun ama eşle tabii olmuyor” ifadelerini kullandı.
“Sürekli daha büyük ve daha güzel performans beklemekte”
Babasından almak istediği direksiyon dersinin başarısız olduğunu belirten Fenise Nisa Çelepci, “Benim arabaya olan ilgimden kaynaklı bu isteğim ve arzum üzerine babam beni sürekli trafiğe çıkarmayı düşünüyordu. Babadan hoca olmaz dediğimiz kavram tam olarak buradan geliyor. Çünkü her ne kadar babanız da olsa aile içi bireyi olduğu için sizden sürekli daha büyük ve daha güzel performans beklemekte. Ama önceliğimiz her zaman bir sürücü kursu ve özel eğitim eğitmenlerimiz olması gerekiyor. Aile ortamında biri ile direksiyon karşısına oturmayınız. Sizi daha da çok strese sokacağından eminim” şeklinde konuştu.
“Baskı altında alınan eğitimler can ve mal güvenliği açısından tehlikeli”
Direksiyon pekiştirme eğitimi almak isteyen sürücülere seslenen İleri Sürüş Uzmanı Ramazan Ceylan, “Öncelikle tabii ki sürücü adaylarımız, sürücü sınavlarına girmeden önce bakanlığımızın vermiş olduğu belirli sayıdaki direksiyon eğitimlerini alıyor. Bundan sonra direksiyon sınavlarına katılıyorlar. Direksiyon sınavlarına katıldığı zaman eğer başarılı olursa sürücü belgesini almayı hak ediyorlar. Bunun akabinde tabii bizim daha sonra pekiştirme eğitimi dediğimiz ya da işte daha ileri seviyede araç kullanmak isteyen sürücülerimiz kendi pratik yapmak istiyor. Bu pratiği de aileden biriyle anne, baba, abi gibi bunlarla yapabilirim ben sana öğretebilirim gibi büyüklerin söylemleriyle çalışmaya başlıyorlar ama moralleri bozuluyor. Bizim bir tabirimiz var. Babadan ve abiden hoca olmaz. İstisnalar tabii ki ayrı onları ayrı tutuyoruz. Ancak bu eğitimlerde pratik eğitimleri kimlerin verebileceği, özel dersleri hangi kurumların verebileceğini bakanlığımız belirlemiştir. Bu eğitimleri verecek olan kurumlar ve sürücü kurslarındaki uzman eğitmenlerdir. Yani uzman eğiticiden ders almadığınız sürece siz ilerleyen süreçlerde farklı ve yanlış uygulamalar öğrenerek trafik kazalarına sebebiyet verebilirsiniz. Bu hem can ve mal güvenliği açısından tehlikeli, hem de milli servetimiz zarar görüyor. Bunun yanı sıra da Allah esirgesin tabii ki ölümlü ya da yaralanmalı kazalar olabiliyor. Dolayısıyla almış oldukları ve alacak oldukları özel derslerin ücretlerini çok görmemeleri gerekir. Neticede can ve mal güvenliğini ve başkasına zarar verebilme potansiyeli olan bir aracı kullanacaklar. Bu kullanacak oldukları araçları da iyi şekilde yani kuralına göre öğrenip, pratiğini yapıp direksiyon derslerini alabilirler” diye konuştu.