Geçtiğimiz yıl, gazeteci Nevşin Mengü, Salih Müslim ile yaptığı röportajı YouTube kanalında yayınladı. Röportaj, kısa sürede büyük yankı uyandırdı ve sosyal medyada geniş bir tartışma başlattı. Müslim, terör örgütü YPG/PYD'nin önemli isimlerinden biri olarak tanınıyor. Röportajın ardından Mengü, videoyu kaldırsa da hakkındaki suçlama nedeniyle dava süreci başladı.
İlk Duruşmada Mengü Suçlamaları Kabul Etmedi
Davanın ilk duruşmasında, Nevşin Mengü, suçlamaları reddetti. Savunmasında, gazetecilik kimliğiyle hareket ettiğini belirten Mengü, "Ben gazeteci ve yayıncı olduğum için Gazze’de sağlanan ateşkes nedeniyle oraya gidip haber yapma durumum vardır" şeklinde açıklama yaptı. Ayrıca, yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti. Mahkeme ise, bu talebi kabul ederek adli kontrol şartının Mengü’nün mağduriyetine yol açacağını belirtti ve yasağı kaldırdı.
Mahkemeden Erteleme Kararı Çıktı
Bugün (27 Şubat) görülen karar duruşmasına katılmayan Nevşin Mengü’nün avukatı Hüseyin Ersöz savunmada yer aldı. Avukat, müvekkilinin Türkiye'nin ilk kadın savaş muhabiri olarak tanındığını ve uluslararası basın kartına sahip olduğunu vurguladı. Ayrıca, isnat edilen suçun, Mengü’nün gazetecilik kimliğiyle değerlendirilmesi gerektiğini belirterek beraat talep etti.
Avukat, Müvekkilinin Gazetecilik Kimliğine Dikkat Çekti
Savunmanın ardından mahkeme, Nevşin Mengü’yü alenen terör örgütü propagandası yapmak suçundan 1 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı. Ancak, mahkeme kararı üç yıl süreyle erteledi. Avukat Ersöz, müvekkilinin gazetecilik mesleğine olan bağlılığını vurgulayarak, bu davanın gazetecilik özgürlüğü ve basın özgürlüğü açısından önem taşıdığını ifade etti.
Karar Duruşmasında Sonuç Verildi
Sonuç olarak, Nevşin Mengü hakkında verilen hapis cezası, üç yıl boyunca ertelenecek şekilde uygulanacak. Mahkeme kararına göre, Mengü’nün hapis cezası şu an için uygulanmayacak. Ancak karar, hem medya camiası hem de toplumda büyük bir tartışma başlattı. Birçok gazeteci ve medya mensubu, Mengü'nün gazetecilik kimliğiyle yargılanmasını eleştirerek, basın özgürlüğü konusunda önemli bir tartışmanın kapısını aralamış oldu.