Elazığ’da böbrek yetmezliği tanısı konan ve diyalize girmeye başlayan Gözdenur Çelik, annesinin böbreği ile hayata tutundu. Böbreğini seve seve verdiğini dile getiren fedekar anne, böbreğinin uyması için dua ettiğini ve her çocuğu için bunu yapabileceğini söyledi.
Elazığ’da yaşayan Gözdenur Çelik’e (26) çocukken böbrek hastalığı teşhisi kondu. Gözdenur, 20 yaşına geldiğinde böbrekleri iflas etti ve yoğun bakıma girdi. Birkaç kez kalbi duran ve hayata geri dönen Gözdenur ardından 2,5 yıl diyalize girdi. Nakil sırasına giren Gözdenur için annesi Hatice Çelik (63) başta olmak üzere ailesi doku örneği verdi. Anne Çelik, dokusunun uygun çıkması üzerine bir saniye bile düşünmeden ameliyat masasına yattı. Anne Çelik, böbreğinin tekini vererek kızını yeniden hayata bağladı. Annesinin böbreği ile yaşama tutunan ve o anları anlatırken göz yaşlarını tutamayan Gözdenur, “Herkes çocuğunu bir kere doğurur ama annem beni iki defa doğurdu. Birinci de doğurdu ikinci de yaşattı. Bunu karşılıksız yapabilecek tek kişi annedir” dedi.
“Birinci de doğurdu ikinci de yaşattı”
Çocukluğundan buyana böbrek sorunu yaşadığını dile getiren Gözdenur Çelik, “Böbrek sinsi bir organ. 2 böbreğimi birlikte kaybettim. O süreçte yoğun bakımda kaldım ve kalbim bir kaç kez durmuş. Doktorlarım sayesine tekrar hayata döndüm. Ardından bir diyaliz sürecine girdim. Bu beni çok etkiyordu ve hayat şartlarım kısıtlanıyordu. Bu sürece de alıştım. Nakil olmak istedim. Annem, babam ve ağabeyimler koştu, doku verdi. Kadavra bekledik ama çok nadir geliyor. Annem ve babamın uymuştu ama Covid gelince nakil ertelendi. Babamda da küçük bir protein kaçağı sorunu olduğu için kabul edilmedi. Annemden almaya karar verdiler. En sonunda ameliyata girdim. Annem bana böbreğini verdi. Herkes çocuğunu bir kere doğurur ama annem beni iki defa doğurdu. Birinci de doğurdu ikinci de yaşattı. Bunu karşılıksız yapabilecek tek kişi annedir” diye konuştu.
“Ona bir hayat borcum var”
Çelik, “Ben şuan çayı sınırsız bir şekilde içebiliyorsam yada su mu içsem kahve mi içsem arasında bir seçim yapmadan ikisini bir arada içebiliyorsam bu annem sayesindedir. Suya hasret kalmıştım. Su içersen nefes alamazsın. Normalde su hayattı ama benim için öyle değildi. Ben şimdi yemek yerken doya doya su içebiliyorsam annem sayesinde. Nakil olmayana kadar organ bağışının bu kadar kıymetli bir şey olduğunu anlamıyordum. Beni hayata yeniden bağladığı için anneme teşekkür ediyorum. Bunu bir teşekkürle ödeyemem. Hayatım boyunca minnet borcum var. Ona bir hayat borcum var” şeklinde konuştu.
“Rabbime böbreğimin uyması için dua ettim”
Kızına böbreğini seve seve verdiğini aktaran anne Hatice Çelik, “Allah kızıma hayırlı günler göstersin. Rabbim kendi ile olsun. Hangi çocuğum olsa yapardım. İnşallah bundan sonra iyi olur. Ben ondan razıyım, Allah’ta kendi ile olsun. Annelik bambaşkadır. Her anne bunu seve seve yapar. Yapmayanda olabilir onunda duyguları yoktur. Ameliyata giderken el salladım ve ben ondan önce çıktım. Ne zaman gelecek diye gözüm yoldaydı. İçim sızlıyordu. Diyalize gidip gelince evde yatıyordu. Kapıda bekliyordum ki kimse zile basmasın. Uyanmasın diye bir tabak bile yerinden oynatmıyordum. Rabbime böbreğimin uyması için dua ettim. Kimseye muhtaç kalmasın, kızım iyi olsun, sağlığı yerine gelsin dedim. Bayağı çekti, ölümden ölüm beğendi. Kaç defa kalbi durdu, yoğun bakımlara girdi” dedi.