6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan Kahramanmaraş merkezli depremde Hatay’da yıkılan dükkandan çıkarılan 1 metre boyunda 40 santim yüksekliğindeki ayakkabı, ayakkabıyı yapan ve 2012 yılında vefat eden ustanın depremzede olarak Aksaray’a yerleşen oğlu tarafından şehre getirildi.

6 Şubat depreminde yerle bir olan Hatay’ın Antakya ilçesinde evi ve dükkanı yıkılan Şükrü Levent Okurlar (53), depremden kurtulduğu ailesiyle birlikte 20 gün sonra depremzede olarak Aksaray’a geldi. Hatay’da kurtarabildiği hatıralarıyla birlikte Aksaray’a yerleşen Okurlar, bir süre sonra toparlanarak küçük bir dükkan açıp 35 yıllık mesleği olan kunduracılığı devam ettirmeye başladı. Özellikle ayakkabı üzerine logo baskı işini yaparak geçimini sürdürmeye çalışan Okurlar, depremde dükkan enkazından çıkardığı ve 1973 yılında babasının, dedesi ve iki amcasıyla birlikte yaptığı 1 metre boyunda 40 santim yüksekliğindeki ayakkabıyı da beraberinde getirdi. 1973 yılında dünyanın en büyük ayakkabısı olma özelliğini taşıyan ayakkabı kunduracı dükkanında müşteriler tarafından yoğun ilgi görüyor.

Muayenesiz ATV’yi ehliyetsiz kullanan sürücüye 27 bin TL ceza Muayenesiz ATV’yi ehliyetsiz kullanan sürücüye 27 bin TL ceza

"O zamanki şartlara göre dünyanın en büyük ayakkabısıydı"

Ayakkabıcılığın dede mesleği olduğunu anlatan Şükrü Levent Okurlar, “Bizde ayakkabıcılık dede mesleğidir. Antakya’dan geliyoruz. Deprem nedeniyle buradayız. Bu ayakkabı 1973 yılında babam, iki kardeşi ve dedemle beraber Antakya’da yapıldı. O zamanki şartlara göre dünyanın en büyük ayakkabısıydı. 1 metre boyunda, birebir işçilik var. Hiçbir şekilde malzemeden kaçınılmadan yapıldı. Yaşanan depremde Antakya’daki dükkanımızın enkazından çıkardık, şu anda Aksaray’a sergi amacıyla getirdik. 1973 yılında dünyanın en büyük ayakkabısı buydu. Daha sonra babam 2000 yılında yeni bir rekor denemesi yaparak 3 metre uzunluğunda 12 santim boyunda dünyanın en büyük ayakkabı unvanıyla Guinness rekorlar kitabına girdi. Belgemizi de aldık. Şu anda ben burada dükkanımda çalışmaya devam ediyorum. Ailemle buradayım. Ufak tefek baskı ve logo işleri de yapıyorum. Konya’dan Antakya ve Adana’dan gelen işlerimiz var. Bir şekilde hayata devam etmeye çalışıyoruz. Can kaybımız çok deprem nedeniyle. Depremden 20 gün sonra geldik” dedi.