MÜSİAD Antalya’nın düzenlediği Dost Meclisi toplantısının onur konuğu Antalya Valisi Hulusi Şahin oldu. MÜSİAD Antalya Şube Başkanı Ali Akçay toplantıda yaptığı konuşmada iş dünyasının sorunları ve çözüm önerilerine değindi. Ülkede personel ve finansa ulaşım konusunda iki önemli sorun olduğunu vurgulayan Akçay, "Üretim ve ihracat odaklı bir ülke konumuna gelmek için MÜSİAD Antalya olarak her türlü çalışmaya ihtiyaç halinde maddi ve manevi destekçi olmaya hazırız" dedi.
Vali Hulusi Şahin, MÜSİAD Antalya’nın düzenlediği Dost Meclisi toplantısının onur konuğu oldu. Toplantıya; Antalya Cumhuriyet Başsavcısı Yakup Ali Kahveci, Bölge Adliye Mahkemesi Başkanı Orhan Özdemir, kamu kurum müdürleri, esnaf odaları temsilcileri, banka bölge ve şube müdürleri, belediye ve STK temsilcileri ile çok sayıda iş adamı katıldı.
Dost Meclisi’nde konuşma yapan Vali Hulusi Şahin, Türkiye’nin önemli sivil toplum kuruluşlarından biri olan MÜSİAD Antalya’nın çalışmalarını takip ettiğini ve ülke ekonomisi ve istihdama katkı sağladıkları önemli projelerinden dolayı takdir ettiğini söyledi. Şahin, "Ülkemizin milli değerlerine bağlı, derdi memleket olan siz değerli MÜSİAD üyelerinin çalışmaları ve gayretleri ile daha fazla üretim ve ihracat yaparak ülkemizin kalkınması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye olarak maddi ve siyasi gücümüz daha fazla olduğunda bu bölgede ve İslam coğrafyasında birileri bir şey yaparken Türkiye ne der nasıl davranır diye düşünmeli" ifadelerini kullandı.
Filistin’den bahseden Vali Şahin, "Bugün vermek istediğim mesaj Siyonizm’in nasıl insanlık dışı katliam, soykırım yaptığıdır. Bizler dünyada 1.8 milyar Müslüman bir olmalı, birlik olmalı ve buna son vermek için çalışmalıyız" dedi.
Karz-ı Hasen sandığı uygulaması
MÜSİAD Antalya’nın, Karz-ı Hasen ve Antalya Şube Meslek Lisesi Hamilik Projesi tanıtım videolarının izletilmesinin ardından Başkan Ali Akçay, öncelikle Karz-ı Hasen sandığından bahsederek, "Sadece MÜSİAD üyelerinin üye olabildiği belirli miktarda kısa vade faizsiz borç alınan bir sandık uygulamasıdır. 6 Şubat depreminden sonra MÜSİAD Genel Merkezi’nin Vakıf Katılım ile yaptığı protokol sonrası toplanan miktarın 3 katı kadar ve daha uzun vade tanınarak deprem bölgesinde bulunan üyelerimizin kullanımına sunulmuştur" dedi.
MÜSİAD Antalya ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile yapılan protokolde Meslek Lisesi Hamilik Projesinden de bahseden Akçay, meslek liselerinde 9. sınıftan itibaren işe başlatarak teknoloji, tecrübe, iş ahlakı ve aileye katkı noktasında fayda sağladıklarını ifade etti.
Personel sorununa çözüm bekleniyor
Türkiye’nin personel ve finansa ulaşım konusunda iki önemli sorunu olduğuna da değinen Akçay, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Çevremizde personel sorunu sebebi ile işini tasfiye etmek, satmak isteyen insanlar fazlası ile mevcut. Bu sorunları çözmek için herkese iş düşüyor. Personel sorununun asıl kaynağı da 10 binlerce kişinin para kaybettiği ama konuşmadığı, 3-5 kişinin para kazandığı ve bunu çokça konuştuğu, borsa ve kripto paralar hakkında bilgi sahibi olunmadan herkesin rahatça ulaşabildiği, sadece gençler değil toplumda küçük esnaftan emeklisine kadar kolay para kazanma isteğidir. Borsaya ve kripto paraya erişimin denetimli ve kısıtlayıcı olması gerekmektedir. Şans eseri kazanan gereksiz örnek gösterilirken, aslında daha fazla yaşanan kayıplar da çok büyük infialler ile sonuçlanmaktadır. İnsanların izlediği filmlerde Hollywood’da nasıl Amerikan rüyası insanlara filmlerde işleniyor ise ülkemizde de yayınlanan dizi ve filmlerde sanayide çalışan bir başrol oluşturup gençlere rol model yapmalıyız. Üniversite okumuş gençlerin sadece beyaz yakalı ofiste çalışmak isteği yüzünden hiçbir sektörde iş gücü bulunamamaktadır. Üretim ve ihracat odaklı bir ülke konumuna gelmek için ne gerekiyorsa MÜSİAD Antalya olarak her türlü çalışmaya teşvik ve tavsiye edici, ihtiyaç halinde maddi ve manevi destekçi olmaya razı ve hazırız."
Ali Akçay, sadece ülkede değil dünyada da enflasyonun artmasından ve buna bağlı olarak genel giderlerin de artması nedeniyle ülkedeki birçok büyük firmanın ekonomik sıkıntı içerisinde olduğunu vurguladı. "Bankaların finans erişimini kısıtlamaları çare değil daha büyük çöküşler getirecektir" diyen Akçay, sorunları şöyle özetledi:
"Ülkemizde son yıllarda artan konkordato sayıları da bunu ispatlamaktadır. Bu günleri atlatmak için birlik ve beraberlik içerisinde olmamız elzemdir. Dünyada ve ülkemizde geçerli olan; katma değer katarak üretim yapan sektörlerin önü açılmalı teşvikler ve destekler çoğaltılmalıdır. Şahsi değil ülke ekonomisi düşünülerek milli servet bilinci içerisinde hareket edilmelidir. Başkan olmadan önce söylediğim ve her platforma dile getirdiğim bir konu; ülke ekonomisi için neyi üretebiliyorsak ihraç etmeli, ithal etiğimiz ürünlerden tasarruf yapmalı, yerli ve milli ürünleri kullanmayı teşvik ve tavsiye etmeliyiz."
Ali Akçay, sözlerinin devamında, "7 Ekim’den bu yana Orta Doğu’da yaşanan vahşetten dolayı Filistinli kardeşlerimize olan desteğimizi, yaptığımız programlar ve bağışlarla her fırsatta gösterdik ve göstermeye devam edeceğiz. Filistin konusu unutturulmamalı ve normalleştirilmemelidir" ifadelerini kullandı.
Akçay, katılım sağlayan üyelere ve misafirlere teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.