AK Parti Kayseri Milletvekili Dr. Murat Cahid CINGI, TBMM’de 28-29 Haziran tarihlerinde Kayseri’de gerçekleştirilen Mesleki Eğitim Çalıştayı konulu basın toplantısı düzenledi. Toplantıda çalıştayda yürütülen çalışmalardan bahseden Cıngı, çalışma raporlarını da paylaştı.

Milletvekili Cıngı konuşmasında, “Bugün sizlerin vasıtasıyla, 28-29 Haziran’da, Kayseri Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte Kayseri’de düzenlediğimiz, Mesleki Eğitim Çalıştayı’nın sonuçlarını halkımızla paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz gibi şu anda ülkemiz sanayisinin en büyük problemlerinin başında üretimde çalışacak teknik personel bulmak geliyor. Sanayicimiz yatırım, finans, maliye, Ar-Ge gibi zor süreçlerle birlikte özellikle pandemi sonrası dönemde gittikçe yoğunlaşan istihdam sıkıntılarıyla da yüz yüze geliyor ve bu problem her geçen gün artarak devam ediyor. Buna mukabil, ülkemizde son yıllarda gelişen savunma ve havacılık sanayi, makine, yazılım gibi yüksek teknoloji gerektiren sektörlerin gelişimi iyi yetişmiş ve donanımlı teknik personel ihtiyacını hayati bir noktaya getirmiş durumda. Ayrıca sanayicimizin global pazarlara yüksek kaliteli ürünlerle açılması süreci de artık endüstrideki yüksek nitelikli insan kaynağının önemini her geçen gün daha fazla hatırlatıyor. Dolayısıyla bütün bu gelişmeler de ülkemizde özellikle 28 Şubat döneminden sonra ikinci plana atılmış mesleki ve teknik eğitimin tekrar ülke gündemine gelmesini mecburi kılıyor. Biz de bu konuya dikkat çekmek ve mesleki eğitim konusunda toplumsal şuuru tekrar tetiklemek için son bir yıldır Kayseri’den bir aydınlanma projesi yürütmekteyiz.

Feci Kaza... Otomobil Otobüs Durağını Yerle Bir Etti Feci Kaza... Otomobil Otobüs Durağını Yerle Bir Etti

Bu sürecin bir parçası olarak yaptığımız çalıştayda mesleki ve teknik eğitimin önemli meselelerini masaya yatırdık ve bu meselelere yönelik çözüm önerilerini de araştırarak Kayseri’de ve ülkemiz genelinde mesleki eğitimin daha etkin ve verimli hale getirilmesi, öğrencilerimizin mesleki eğitimi tercih etmesi, mezunların istihdamının artırılması ve iş gücü piyasasında daha başarılı olmasının yollarını bulmaya çalıştık. Çalıştay kapsamında beş farklı çalışma grubunda Sanayi Odası, Ticaret Odası, OSB Başkanlığı ve meslek odalarımızın temsilcileri, üniversite hocaları, STK’lar, KOSGEB, Teknopark, Kalkınma Ajansı yetkilileri, işverenler, insan kaynakları uzmanları, mesleki eğitim okullarının müdürleri, öğretmenleri, öğrencileri, velileri, mezunları, medya mensupları gibi konuyla alakalı 110 paydaşın katılımıyla aşağıdaki beş farklı ana başlık altında temel konularda önemli müzakereler yapıldı. Mesleki eğitim ve istihdam ilişkisinin geliştirilmesi, sektörlerin nitelikli eleman ihtiyacını karşılayabilmek için alınması gereken tedbirler, mesleki eğitimin toplumda ve öğrenciler arasında tercih edilebilirliğinin artırılması, mesleki ve teknik eğitim - sektör ilişkileri ve finansmanı, mesleki ve teknik eğitim okullarında eğitim altyapısı, donanım ve öğretmen niteliklerinin artırılması. İki gün süren Mesleki Eğitim Çalıştayımızda problemler tespit edilerek çözüm önerileri oluşturulmuştur. Bütün teferruatıyla Çalıştay Raporunda belirtilen çözüm önerilerini şu şekilde özetleyebiliriz; Mesleki eğitimde eğitim programlarının yetersizliği, sanayi iş birliği ve staj imkanlarının azlığı, kariyer danışmanlığının yetersizliği, istihdam fırsatlarının sınırlılığı, istihdama erişilebilirlik meseleleri ve kalite güvence eksiklikleri gibi problemler ön plana çıkmıştır. Bu meselelerin çözümü için, mesleki eğitim programlarının endüstriyel ihtiyaçlar ve teknolojik gelişmelere göre sürekli güncellenmesi, sanayi ve reel sektör ile iş birlikleri kurulması, staj imkanlarının eğitim sistemine entegrasyonu ve teknolojiye uyum sağlama yeteneklerinin güçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. Mesleki eğitim fırsatlarına erişimi artırmak için ekonomik, coğrafi ve sosyal engelleri aşacak politikalar geliştirilmelidir. Ayrıca, programların etkinliği ve iş dünyasının ihtiyaçlarına uygunluğu düzenli olarak değerlendirilmelidir. Eğitim ve istihdam ilişkisinin güçlendirilmesi açısından, ortaöğretimde mesleki eğitimin tercih edilme oranının genel eğitime göre düşük olması, sektörün ihtiyaç duyduğu bazı alanlarda nitelikli iş gücünün mevcut eğitim sisteminde yetiştirilememesi, mesleki ve teknik eğitimin toplumsal algısının ve tercih edilme oranının düşük olması gibi sorunlar tespit edilmiştir. Bu sorunların çözümü için, ortaöğretimin ilk basamaklarından itibaren öğrencilerin yeteneklerine uygun olarak mesleki yönelim ve becerilerin farkındalığını artıracak eğitim planlamaları yapılmalıdır. Tercih döneminden önce aileler ve öğrenciler bilinçlendirilmeli, öğrenciler meslek okullarına yönlendirilmelidir. Dar gelirli ailelerin çocukları için yatılı pansiyon hizmetleri sunulmalı ve mesleki eğitimi tercih eden öğrencilere nakdi ve ayni teşvikler verilmelidir. Mesleki eğitim alanları ve dalları, işgücü piyasası ihtiyaçlarına uygun şekilde güncellenmelidir. Mesleki eğitimin toplumsal itibar kazanması için medya ve sosyal medya aracılığıyla özendirici uygulamalar teşvik edilmelidir. Kayseri özelinde meslek okullarından mezun olanların istihdam piyasasındaki durumu genel olarak olumlu olsa da, mesleki eğitim alan öğrencilerin eğitimleri sonrasında farklı alanlara yönelmesi, staj eğitimlerinde sıklıkla mesleki tecrübe kazandıracak faaliyetlerin dışında değerlendirilmesi gibi meseleler tesbit edilmiştir. Bunların çözümü için, mesleki eğitim almış mezunların birtakım SGK prim desteği ve gelir vergisi indirimi gibi mali teşvik paketleriyle mezuniyet sonrasında eğitim aldıkları alanlara yönlendirilmesi ve mevcutta uygulanmakta olan destek sisteminin etkin yürütülmesinin faydalı olacağı düşünülmüştür. Eğitim ve istihdam arasındaki bağı kuvvetlendirmek için KOSGEB, Kalkınma Ajansı ve ilgili kuruluşlar tarafından meslek okulu mezunlarına özel mali ve ekonomik destek paketleri oluşturularak kendi mesleklerini yapmaları da teşvik edilebilecektir. Sanayicinin nitelikli çalışana erişim problemleri ve beklentileri kapsamında, sanayi kuruluşları, meslek odaları, sivil toplum teşkilatı ile meslek okulları arasında ciddi bir iletişim kopukluğu belirlenmiştir. Bunun çözümü için, reel sektör aktörleri ve STK’ların faaliyet alanlarında ihtiyaç duydukları işgücünü yetiştiren meslek okulları ile doğrudan ilişki kurarak, fabrika gezileri, seminerler, öğrenci bursları, atölyelere sarf malzemesi ve makine teçhizat katkısı gibi destekler sağlanarak iş birliği modellerinin yaygınlaştırılması önerilmektedir. İlave olarak, üretimde aktif iş gücü bulunan ama resmi olarak tanımlanmamış mesleklerin bulunması mesleki eğitim ve istihdam problemleri arasında önemli bir gerçekliktir. Dolayısıyla bu iş dallarının taranarak devlet kayıtlarında tanımlanması ve eğitim programı kapsamına alınarak gerekli yeni alanların açılmasının Mesleki Yeterlilik Kurumu ve Millî Eğitim Bakanlığı tarafından yapılması gerektiği de bu ana başlık altında ifade edilmiş bulunmaktadır” dedi.

Cıngı, meslek okullarının branşlarının yeniden düzenlenmesi gerektiğini söyleyerek, “Bölgede sanayi ve tarım sektörlerindeki istihdam taleplerine uyum sağlamayan meslek okulları branşlarının yeniden düzenlenmesi gerektiği özellikle vurgulanmaktadır. Mesleki eğitimde bölgesel dağılımın dengeli yapılmaması ve bölgenin ihtiyacı olan sektör ihtiyaçlarına yönelik programların açılmaması, bu alandaki temel meselelerden birisini teşkil etmektedir. Ayrıca, mesleki eğitim programlarının hızla değişen iş dünyasına ayak uyduramaması, öğretmenlerin yeni çıkan teknolojileri takip etmemeleri, kendilerini güncel bilgiyle yenilememeleri, ve öğrencilerin motivasyon sıkıntıları gibi hususlara ayrıca dikkat çekilmiştir. Bu meselelerin çözülmesi için MEB, YÖK, Odalar ve sektör iş birliği ile Danışma Kurulları aracılığıyla okullardaki müfredatın sürekli olarak revize edilmesi, eğiticilerin hizmet içi eğitimlerle güncel tutulması ve öğrencilerin tercih ettikleri mesleklerde eğitimi olması gerektiği gibi uygulamalı olarak alabilmelerinin sağlanması önerilmektedir. Ayrıca, stajyer öğrencilerin iş yerlerinde yaşadığı problemler ve iş sağlığı ve güvenliği meselelerine yönelik tedbirlerin alınması büyük önem arz etmektedir. Son olarak, mesleki eğitimde çevresel sürdürülebilirlik, dijital dönüşüm ve kaynakların verimli kullanılması konularında hassasiyet ortamı yaratılması ve eğitim kurumlarının iş birliği yaparak kaynaklarını ortak kullanmaları tavsiye edilmektedir. Bu raporun sunduğu çözüm önerilerinin hayata geçirilmesi, Kayseri’deki ve ülkemizdeki mesleki ve teknik eğitimin kalitesini artırarak, bölgelerin iş gücü ihtiyacının karşılanmasında önemli bir adım olacaktır” ifadelerini kullandı.

Problemleri çözmek için paydaşlarla çözüm geliştirdiklerini söyleyen Cıngı, “Mesleki Eğitimin Toplumda ve Öğrenciler Arasında Tercih Edilebilirliğinin Arttırılması ana başlığındaki üçüncü oturum ise ülkemizdeki mesleki eğitimin belki de en önemli engellerinden birisinin tartışıldığı bir platformdu. Zira burada, mesleki ve teknik eğitimin toplumsal algı ve imajının olumsuz olması, öğrenci profili ve niteliği, öğrencilerin motivasyon eksikliği, meslek odalarının mesleki ve teknik eğitimi tercih edecek öğrencilere sunabileceği teşvikler ile aralarındaki koordinasyonun yetersizliği, mesleki yeterlilik, mesleki ahlak, girişimcilik, sorumluluk duygusu gibi temel değerlerin artırılmasına yönelik tedbirlerin azlığı ve finansal okuryazarlık becerilerinin geliştirilmesine yönelik çalışmaların yetersizliği gibi önemli meseleler karşımıza çıkmıştır. Bu problemleri çözmek için paydaşlar şu şekilde çözümler geliştirmişlerdir: İlkokul, hatta anaokulundan itibaren öğrencilerimize meslek tanıtımları için saha gezileri düzenlenmesi, onların meslekleri daha iyi tanıyarak kendi kabiliyetlerine göre mutlu olabilecekleri mesleği seçmeleri açısından önem taşıyacaktır. Bununla birlikte, başarılı rol model olabilecek Mesleki Eğitim kökenli kişilerin okullarda kariyer günleri kapsamında öğrencilere tanıtılması, Mesleki Eğitim yoluyla başarıya ulaşılabileceği şuurunu kazandıracak ve akademik başarısı yüksek öğrencilerin illa üniversitelere yönlendirilmesinin önüne geçerek mesleğini severek yapan altın bilezik sahibi kuşakların inşa edilmesine katkı sağlayacaktır. Ayrıca, tanınan kişilerin yer aldığı kamu spotları ve meslek tanıtım videoları, toplumsal anlamda Mesleki Eğitim aydınlanmasını daha hızlı ve etkin bir şekilde yayacaktır. Ayrıca, mezuniyet sonrasında kendi teknik alanlarında çalışmaları halinde, vergi indirimi, asgari ücret ilavesi gibi bazı mali destekler de öğrenciyi teşvik edecektir. Velilere yönelik tanıtım ve gezi faaliyetlerinin artırılması, mesleki eğitim okullarının tanıtılması ve bu okullardaki öğrencilerin başarılarının kamuyla paylaşılması ve taltif edilmesi de önyargıların kırılması için faydalı görülmektedir. Sektörel başarı sahibi sahadan meslek uzmanlarının okullarda ders vermesi, toplumda etkili insanların meslek okullarını ziyaret etmeleri, yüksek başarı sergileyen öğrencilere yurt içi ve yurt dışı teknik geziler düzenlenmesi, iş dünyası ile ortak uygulamalı eğitimlerin yapılması ve öğrencilerin sosyalleşmesini artırmak gayesiyle sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlerin özendirilmesi de çalıştayımızda öğrencilerin şevkini ve mesleklerine bağlılığını artıracak, aynı zamanda da başarılı öğrencileri mesleki eğitime yönlendirecek faaliyetler olarak yer almıştır” dedi.

İş dünyası ile mesleki eğitim veren kurumlarının arasındaki diyalog eksikliğinin rahatsızlık verdiğini söyleyen Cıngı, sözlerine şu şekilde devam etti:

“Çalıştayımızın Mesleki ve Teknik Eğitim - Sektör İlişkileri ve Finansmanı konulu dördüncü oturumda ise, meslek odaları, sanayiciler ve iş dünyası ile mesleki eğitim veren orta ve yüksek öğretim kurumları arasında diyalog eksikliği her iki cenahta da rahatsızlık oluşturan ve verimliliği düşüren bir unsur olarak tesbit edilmiştir. Meslek odaları, öğretim programları, imtihan komisyonları ve yeni mesleklerin belirlenmesi süreçlerine katılmak istemelerine rağmen, yeterince destek alamadıklarından şikayetçi olmaktadır. Bu çalışma grubundaki reel sektör temsilcileri, insan kaynağı sıkıntısının had safhaya ulaştığını ve bu durumun üretim, ihracat ve yatırım planlamalarını çok olumsuz etkilediğini belirtmiştir. Firmaların, stajyer ve çırak öğrencilerle ilgili mevzuat bilgisinin yeterli olmadığı gözlemlenmiş ve bu süreçlerin dijital ortamda gerçekleştirilmesi talep edilmiştir. İşverenler açısından staj konusunda mali ve hukuki bazı sıkıntılar da gündeme taşınmıştır. Sektör temsilcileri, mesleki gelişim kurslarının açılması ve koordinatör öğretmenlerin işletmelerde yaşadığı meseleler konusunda Halk Eğitimi Merkezleri ile iş birliği yapmakta zorlandıklarını, doğrudan mesleki ve teknik eğitim veren kurumlarla iş birliği yapma isteğinde olduklarını ifade etmişlerdir. Meslek okullarının bir mezun takip sistemi olmaması, mezun istatistiklerine dair yeterli ve sağlıklı veri bulunmaması ve mevzuat değişiklikleri gibi konularda güncel bilgiye erişim problemleri de zikredilmiştir. Meslek odaları ve ilgili sektörlerle İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında iş birliği ve danışma mekanizmalarının güçlendirilmesi gerektiği ortaya konmuş ve bu doğrultuda çeşitli çözüm önerileri geliştirilmiştir. İlk olarak, düzenli bir şekilde toplanacak danışma kurulları ve komiteler aracılığıyla odaların, mesleki eğitim programları ve imtihan süreçlerine katılımı artırılmalıdır. Odaların, mevcut öğretim programlarının revizyonu için öneriler sunması ve yeni mesleklerin eğitim programlarına dahil edilmesi konusunda aktif rol alması teşvik edilmelidir. Ayrıca, işletmelerin gelecekteki nitelikli iş gücü ihtiyaçlarını belirlemek üzere üniversite-sanayi işbirliğinin güçlendirilmesi ve kurumsal stratejik planların oluşturulması da önem arz etmektedir. Bu çerçevede, işletmelere yönelik danışmanlık hizmetleri sağlanması ve reel sektör görüşleri ve ihtiyaçlarının uzun vadeli planlamalara dahil edilmesi, eğitim ve öğretim süreçlerinin etkinliğini artıracak, aynı zamanda mesleki eğitimin toplumsal tercih edilebilirliğini de güçlendirecektir. Ayrıca, mahalli seviyede meslek okulları ile sivil mesleki teşkilatların iş birliği içinde olması, öğretmenlerin mesleki gelişimleri ve kendilerini teknoloji noktasında güncellemeleri açısından da büyük önem arz etmektedir. Bu adımlar, mesleki eğitimdeki kaliteyi artırarak iş gücü piyasasının ihtiyaçlarına daha iyi cevap verilebilmesini sağlayacak ve sektörler arası iletişim ve iş birliğini de güçlendirecektir.”

Cıngı, ekipman eksikliği ve sarf malzemesi kısıtlamalarının pratik becerileri önemli ölçüde kısıtladığını söyleyerek, “Mesleki ve Teknik Eğitim Okullarında Eğitim Altyapısı, Donanım ve Öğretmen Nitelikleri başlığı altında yapılan beşinci oturumda belirlenen hususlar da sektörde köklü değişikliklerin ve iyileştirmelerin gerekliliğini vurgulamaktadır. İlk olarak, teknolojik gelişmelere uygun makine ve ekipman eksikliği ile sarf malzemelerindeki kısıtlamaların, öğrencilerin pratik becerilerini geliştirme imkânlarını önemli ölçüde sınırlandırdığı ön plana çıkmaktadır. Eğitim süresince yaşanan teorik bilgi, teknolojik donanım, atölye, laboratuvar ve fiziki şartların yetersizliği de, öğrencileri meslekten soğutan ve mezunların kendi alanlarında çalışmasına engel olan gerçekliklerden bir tanesi olarak görülmektedir. Altyapı yatırımlarının günümüz teknolojisine uygun olmaması ve öğretmenlerin güncel teknolojik bilgiye yeterince vakıf olmamaları da önemli bir problemi teşkil etmektedir. Eğitim kurumlarının yeterli teknolojiyle donatılmaması, öğrencilerin sektöre hazırlanmasını ve iş dünyasında rekabet edebilirliğini zayıflatmaktadır. Bunun yanı sıra, Kayseri’de yoğun üretim yapan sektörlerdeki eğitim bölümlerinin ve bu alanlardaki öğrenci sayısının azlığı işgücü piyasasındaki dengesizlikleri ve arz-talep uyuşmazlıklarını da beraberinde getirmektedir. Oturumda bu problemlerin çözümüne katkı vermesi için aşağıdaki çözüm önerileri getirilmiştir. Mesleki ve teknik okulların karşılaştığı çeşitli zorluklara yönelik çözüm önerileri, sektörde köklü iyileştirmeler ve entegrasyonlar sağlamayı amaçlamaktadır. Bakanlık ve özel sektör iş birliğiyle, güncel teknolojik teçhizatların temin edilmesi ve sarf malzemelerinin sürekli sağlanması önemlidir. Bu adımlar, öğrencilerin pratik beceri kazanmalarını destekleyecek ve eğitim kalitesini önemli ölçüde artıracaktır. Okulların teknolojik altyapılarının güçlendirilmesi için her bir mesleki okula sanayi kuruluşları ve meslek odaları tarafından teknolojik altyapı katkısı sunulmalıdır. Öğretmenlerin teknolojik gelişmelere uyum sağlamalarını desteklemek amacıyla sektörel eğitim ve seminerler düzenlenmelidir. Bu seminerler, sektör uzmanları tarafından verilen pratik bilgilerle desteklenmeli ve öğretmenlerin mesleki beceri ve bilgilerini güncel tutmalarına yardımcı olmalıdır. Mesleki eğitim müfredatlarının çağdaş teknolojilere uygun olarak mümkünse her yıl güncellenmesi büyük önem taşımaktadır. Bu güncellemeler, teknoloji ve dijital becerilerin mesleki eğitimde daha etkin bir şekilde kullanılmasını sağlayacak ve öğrencilerin iş piyasasında rekabet güçlerini artıracaktır. Öğrencilerin üretime daha fazla dahil edilmesi için bazı meslek okullarındaki döner sermaye işletmelerinin sistemli, verimli ve kurumsal bir yapıya kavuşturulması ve bu işletmelerin altyapı ve donanım desteğinin güçlendirilmesi gerekmektedir. Bu sayede, öğrencilerin reel sektörün ihtiyaçlarını görmeleri ve yaparak öğrenme prensibiyle pratik tecrübe kazanmaları sağlanacak aynı zamanda öğrencinin kendi branşından para kazanarak mezuniyet sonrası mesleğine devam etmesi teşvik edilmiş olacaktır” dedi

Kayseri’de yanan mesleki eğitim aydınlanmasının bütün illere yayılmasını temenni ettiğini söyleyen Murat Cahid Cıngı, “Bu kısa zamanda ana hatlarıyla özetlemeye çalıştığım 100 sayfaya yaklaşan Kayseri’de Mesleki Eğitim Çalıştay Raporundan elde ettiğimiz neticeler sadece kendi şehrimize mahsus olmayıp aslında tüm Türkiye’de hemen hemen aynı mahiyeti arz etmektedir. Dolayısıyla bu çıktılar, ülkemizde Edirne’den Kars’a, Sinop’tan Hatay’a tüm vilayetlerimizi ilgilendiren ve bütün bölgelerimizde rahatlıkla tespit edilebilecek ve çözüm önerileri de uygulanabilecek şekilde olup Kayseri’de yanan mesleki eğitim aydınlanmasının bütün illerimize yayılmasını temenni ediyoruz. Bu vesileyle düzenlediğimiz çalıştayın ilk meyvelerini hemen almaya başladığımızı da bir müjde olarak buradan duyurmak istiyorum. Kayseri Sanayi Odası, mesleki ve teknik eğitim okullarını yüksek puanlı öğrencilerin tercih etmesi ve öğrenci ailelerine de katkı sağlamak maksadıyla, Kayseri Valiliği ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile “Meslek Lisesi Öğrencilerine Yönelik Burs Protokolünü geçtiğimiz hafta imzaladı. Kayseri Sanayi Odamızın sağladığı burs çerçevesinde sanayicilerimiz LGS’de ilk üç tercihi içerisinde Kayseri’deki Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni seçen en yüksek puanlı 50 öğrencimize aylık bin TL, ve Kayseri’deki Mesleki ve Teknik Anadolu Liselerini tercih eden LGS’de en yüksek puanı alan 3 öğrencimize ise aylık 2 bin TL burs verecek olup bu destek öğrencilerimizin eğitim hayatları boyunca devam ettirilecektir. Teknik personel bulmakta sıkıntı çeken bütün sanayicilerimizin şikayet etmekle kalmayıp Meslek liselerinin cazibesinin artırılması için ellerini Kayserili sanayiciler gibi taşın altına koymasını ve Kayseri’den doğan bu uygulamanın tüm Odalarımıza örnek teşkil edip memleket sathına yayılmasını ümit ediyoruz. Bu vesileyle Kayseri Sanayi Odası Başkanı ve yönetim kuruluna bir kez daha teşekkür ediyorum. Çalıştayda mesleki ve teknik okulların karşılaştığı çeşitli zorluklara karşılık olarak önerilen çözüm yolları ve bunların uygulanması büyük önem taşımaktadır. Bu adımların, mesleki eğitimin kalitesini artırarak mezunların iş piyasasına daha donanımlı bir şekilde hazırlanmalarını sağlayacağına, sektörle okullar arasındaki iş birliğini güçlendireceğine ve bunun sonunda da ülkemizde kangren haline gelen işçisizlik meselesinin de tamamen olmasa bile belli bir oranda çözüme kavuşacağına inanıyorum. Kayserimizde yapılan çalıştayın düzenlenmesinde ve yürütülmesinde elini taşın altına koyan, başta valiliğimiz, Milli Eğitim Bakanlığımız, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğümüz, İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz, Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürlerimiz, Kayseri Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Kayseri Sanayi Odası, Kayseri Ticaret Odası, OSB Başkanlığı, MÜSİAD başta olmak üzere katkı sağlayan bütün sanayicilere, öğretmenlere, öğrencilere, velilere, medya mensuplarına ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.