Kurban Bayramı’da et ve tatlı tüketiminde dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili bilgi veren Diyetisyen Buse Yıldız Tekirdağ, “Taze kesilen et, genellikle yeterince yumuşak olmadığı için hem pişirilmesi zor olabilir hem de sindirim problemlerine neden olabilir. Bunu önlemek için en az 24 saat bekletilmesi önerilir” dedi.
Kurban Bayramı’nın yaklaşması ile birlikte uzmanlar, hatalı et tüketiminin sebep olabileceği zararlarla ilgili uyararak, geleneksel alışkanlıklardan vazgeçilmesini öneriyor. Konu ile ilgili önemli bilgiler veren Özel Kastamonu Anadolu Hastanesi’nden Diyetisyen Buse Yıldız Tekirdağ da kesilen kurban etlerinin en az 24 saat bekletildikten sonra tüketilmesi gerektiğini söyledi. Kahvaltılarda etin tercih edilmemesi gerektiğini belirten Buse Yıldız Tekirdağ, sindirimi kolaylaştırmak için fizikzsel aktiviteleri arttırmak gerektiğini kaydetti.
“Pişen ete kuyruk ya da iç yağ eklenmemelidir”
Et tüketilirken yanında sebze ağırlıklı besinlerin tercih edilmesi gerektiğini ifade eden Buse Yıldız Tekirdağ, “Kurban bayramında beslenme, genellikle kavurmalı kahvaltılarla başlar. Ancak, etin hemen kesildikten sonra tüketilmesi doğru değildir. Taze kesilen et, genellikle yeterince yumuşak olmadığı için hem pişirilmesi zor olabilir hem de sindirim problemlerine neden olabilir. Bunu önlemek için en az 24 saat bekletilmesi önerilir. Ayrıca, kahvaltıda et yerine yumurta, taze yeşillikler, peynir ve tam tahıllı ekmek gibi besinlerin tercih edilmesi sindirimi destekler ve daha dengeli bir beslenme sağlar. Bayramda beslenirken, etlerin pişirme yöntemi de önemlidir. Pişen ete kuyruk ya da iç yağ eklenmemelidir. Bu, lezzet katmaya yönelik olsa da damar ve kalp sağlığı için zararlı olabilir. Bu nedenle, et kendi suyunu salana kadar kısık ateşte pişirilmelidir. Mangalda yapılan etin yanmamasına da özellikle dikkat edilmelidir. Ayrıca tüketilen et miktarına da dikkat edilmelidir. 100-150 gramdan daha fazla et tüketmemeye özen gösterin. Etin yanında glisemik indeksi yüksek olan besinlerden yani, pirinç pilavı, patates, börek gibi yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Bayramda hazımsızlık ve kabızlık gibi sorunlar sık görülebilir, bu yüzden etin yanında sebze yemekleri veya salata tercih edilmelidir” dedi.
“Günlük alınması gereken kafein miktarı 400 miligramı geçmememlidir”
Gazlı içeceklerin tercih edilmemesi gerektiğini belirten Buse Yıldız Tekirdağ, “Bu içecekler reflüyü tetikleyebilir, kan şekerini yükseltebilir ve hazımsızlık ile şişkinliği artırabilir. Bayram ikramlarında çay ve kahve tüketimi de sınırlandırılmalıdır. Günlük alınması gereken kafein miktarı 400 miligramı geçmememlidir. Bir fincan türk kahvesi, 60 miligram, bir büyük fincan çay 70 miligram kafein içermektedir. Günlük tüketilmesi gereken su miktarı en az 2.5 litredir. Bayram ikramlarında şerbetli tatlılar yerine sütlü ya da meyveli tatlılar tercih edilmelidir, miktarına dikkat ederek tüketilmelidir. 1-2 küçük dilimle sınırlandırılmalıdır. Öğün atlanmamalı, ana öğüne ek 2 ara öğün yapılmalıdır. Böylece hem sindirim sisteminiz rahat eder hem de tokluk hissiniz artar. Bayram boyunca tüketilen etlerden geriye kalanlar, büyük parçalar halinde değil, kuşbaşı veya kıyma gibi küçük parçalara ayrılmalı ve tek pişirilme amaçlı olacak şekilde poşetlenerek derin dondurucuya yerleştirilmelidir. Bayram süresince aktif olmaya özen gösterilmeli, hafif yürüyüşler veya basit egzersizlerle fiziksel aktiviteler sürdürülmelidir. Bayramda yapılan kaçamakları dengelemek için fiziksel aktiviteyi arttırmak önemlidi” diye konuştu.