YEREL

Tatvan’da “Demokrasi ve Milli Birlik Günü” programı düzenlendi

HAİN DARBE GİRİŞİMİNİN 8. YIL DÖNÜMÜ OLAN 15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ DOLAYIYLA BİTLİS’İN TATVAN İLÇESİNDE PROGRAM DÜZENLENDİ.

Abone Ol

Bitlis’in Tatvan ilçesinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle anma programı düzenlendi.

Tatvan Kaymakamlığı koordinesinde ilçe merkezinde bulunan Yaşam AVM önünde düzenlenen program, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayıp Kur’an-ı Kerim tilaveti ile devam etti. Ardından Bitlis Eren Üniversitesi Tatvan Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Musa Turşak tarafından günün ve anlam ve önemini belirten bir konuşma yapıldı. Daha sonra konuşan Tatvan Kaymakamı Remzi Demir, “15 Temmuz 2016 gecesi Anadolu’nun işgal ve istilası için adım adım yürüyen bir projeyle FETÖ’cü hainler, Türkiye’yi bölüp parçalamak istemiştir. Amaç ulusumuzun kendi yurdunda boğulmasıdır. Ancak ülkemizi kaosa sürüklemek isteyen bu güruh, “ölümle eğlenen” Türk milletinin asil duruşunu, cesaretini, ferasetini, basiretini hesaplayamamıştır” dedi.

“Aziz vatandaşlarımız vatan uğruna, kızıllığında ısındığımız bayrak uğruna, yarınlarımız uğruna yüreğindeki iman gücü ve Hakk’ın yardımıyla, anamız vatan babamız millet diyerek menfur ve kanlı darbe girişimini, hayâsızca akını akamete uğratarak başka hiçbir coğrafyada, hiçbir topluluğa nasip olmayacak tarihi bir destan yazmıştır” diyen Kaymakam Demir, şöyle konuştu:

“Şüphesiz ki milletimizin kendi iradesine sahip çıkma niyeti her türlü takdirin üzerindedir. Zira Devletimize, milli irade ve demokrasimize hainlik edenler, karşılarında her daim, hiçbir zaman, hiçbir yerde, hiçbir şeyden korkmayan Türk milletini bulacaktır. Asla unutmamak gerekir ki, ölürsem şehit kalırsam gaziyim diyen soylu bir iradeyi yenecek, yıkacak, teslim alacak bir güce henüz dünya üzerinde rastlanmamıştır, bundan sonra da rastlanmayacaktır. 15 Temmuz, kadim bir devlet geleneğine sahip olan necip milletimizin; tüm bireyleriyle; Sünni-Alevi, Türk-Kürt, Çerkez-Roman, genç-yaşlı, zengin-fakir demeden bu millete ve bu ülkeye ait olmayanlara karşı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde tarihi bir meydan okumasıdır. Ülkemizin her yanında başı gökte, alnı açık vatandaşlarımız meydanlara çıkarak demokrasi ve hukuk devletine olan bağlılıklarının sadece sözde kalmadığını tüm dünyaya göstermiştir. Fert fert, ardına bakmadan, ‘Kim var?’ denildiğinde ‘Ben varım’ denilecek o büyük tasavvur, 15 Temmuz’da adeta ete kemiğe bürünmüştür. Milletimiz 15 Temmuz gecesi Çanakkale Savaşı’nda, İstiklal Harbi’nde olduğu gibi tüm unsurlarıyla tek yürek, tek bilek olmuş, tıpkı bin yıl önce Malazgirt’te olduğu gibi, bu coğrafyayı vatan olarak kabul ettiğini herkese duyurmuştur. Zira şairin dediği gibi, Hakir olduysa millet, şânına noksan gelir sanma. Yere düşmekle cevher sâkıt olmaz kadr ü kıymetten. Tarihe altın harflerle nakşedilen demokrasi mücadelemizi acı ve gururla yâd etmekteyiz. Acılıyız; ’yokuşlar kaybolur, çıkarız düze’ diyen yüzlerce vatandaşımız o gece şehadet mertebesine erişerek aramızdan ayrıldı. Gururluyuz ’bizim yiğitlerimiz şehit oldu’ diyebiliyoruz, gururluyuz. Şehitler tepesini boş bırakmayan şühedanın emaneti üzerine yükselen kutlu davanın zaferine hep birlikte şahit olduk. 15 Temmuz gecesi yaşananlar aslında imanla inkârın, hak ile batılın, küfür ile tevhidin, hilalle diğerlerinin savaşıydı. Allaha şükürler olsun ki bu millet Yaradanın kitabını kaldırtmadı, Osmancığın bayrağını aldırtmadı, vatanı böldürtmedi. Milletimize, maddî, manevî acılar ve kayıplar yaşatan 15 Temmuz ve benzeri ihanetlerin bir daha yaşanmaması için hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Bu sorumlulukların ağır olduğunu ve büyük özveri gerektirdiğini gayet iyi biliyoruz. Yürekler toplu vurmazsa Türkiye’ye pranga vurmak için hazır ve nazır bekleyen hain ve husumet cephesi şansını denemeye devam edecektir. Binlerce yıllık şanlı tarihimiz boyunca her dem yeniden doğuşlara imza atmış olan bizler, her yerde ve her vatandaşımızla, devletimizin bekası, milletimizin refahı için çalışmaya ve evrensel insanlık değerlerinin savunulmasına öncülük etmeye, zalimlerin ve vatan hainlerinin ise karşısında olmaya, her zamankinden daha fazla azimli ve kararlıyız. Fatih Sultan Mehmet Han’ın da dediği gibi ’Bizim kudretimizin ulaştığı yere onların hayalleri bile ulaşamaz’. Çünkü annelerimiz, kardeşlerimiz, gençlerimiz haksızlık karşısında her zaman olduğu gibi bugün de feda-i can etmeye hazırdır. Rabbim vatanımıza kast eden hainlere fırsat vermesin inşallah. Bu vesileyle başta büyük önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onun kahraman silah arkadaşları olmak üzere bu toprakları vatan yapan şehitlerimizi ve gazilerimizi bir kez daha sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyor, hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.”

Kaymakam Demir’in konuşmasının ardından program şiirlerin okunması, ilahi, şehitler için dua okunması, konser, slayt ve film gösterimi ve sela okunması ile sona erdi. Düzenlenen programa İlçe Kaymakamı Remzi Demir, kamu kurum amirleri, STK temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.