Dünya çapında yaklaşık 100 çocuktan 1’inde görülen nörolojik ve gelişimsel bir bozukluk olan otizm için uzmanlar, bebeklik döneminde hafif seyirle başlayan dönen nesnelere ilgi duyma, el çırpma, göz teması olmaması gibi çocuk gelişim konularında aileleri otizme karşı farkındalık konusunda uyarıyor.
İlk 3 yaş içinde ortaya çıkan ve yaşam boyu süren, özellikle sosyal ilişkiler kurma ve sürdürmede zorluklara neden olan gelişimsel bozukluk Otizm, sözel, göz teması kurma ve jest-mimik kullanımı gibi sözsüz iletişimde zorluk yaşanması ile karakterizedir. Konuşma kabiliyetinin geç ya da sınırlı olması, kolları sallama ve yüksek seslerden hoşlanmama gibi belirleyici ve tekrar eden belirtiler gösterirler. Otizm her yaşta teşhis edilebilse de semptomlar daha çok yaşamın ilk 3 yılında ortaya çıktığı için gelişimsel bir bozukluk olarak kabul edilmektedir. Antalya’da yaşayan 18 aylık bebek Göktuğ’un ailesi oğulları 15 aylıkken, farklı gelişim göstermeye başlayınca Hareket Eğitim Uzmanı Halil Timur’a başvurdu.
Göktuğ bebeğin annesi, evlatlarının gelişimi için güzel bir aile eğitimi aldıklarını ve çocuklarıyla etkili oyun ve hareketle gelişim yöntemlerini öğrendiklerini belirtti. Bu eğitimlerin riskli bebek kategorisinde çocuğu olan aileler için gelişimin başlangıcı olduğuna vurgu yaptı. Anne, “‘Hiçbir zaman konuşamayacak gibi bir his bütün düşüncelerimizi ele geçirmişti. Sanki dünyanın sonu gelmiş gibi hissediyorduk. Zaman aleyhimize akıyor, her şey üstümüze geliyordu. Bizi evladımızla sınıyor, gelecek için endişeli hissettiriyordu. Her gün çocuğumuzun daha iyi noktaya gelişini görmek, kaygılarımızı azalttı, bizi çok rahatlattı” diye konuştu.
Erken süreçte verilen etkili eğitimlerin sonucu olarak konuşmanın başlamasının çok önemli olduğunu belirten Hareket Eğt. Uzm. Halil Timur, çocuk gelişim safhalarına uygun olarak eğitim verilmesi gerektiğini, özellikle 0-36 aylık riskli bebekler için tanıdan uzaklaşma şansının çok fazla olduğunun önemine dikkat çekti.