Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, ilerleyen yapay zeka teknolojisinin istihbarat alanında kullanımına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Doç. Dr. Darıcı, Dünyada birçok ülkede birçok kamu kurumu ve birçok özel kurum bu anlamda yapay zekâya entegrasyonunu başlattı, ancak bu entegrasyonla beraber aynı zamanda kendi verilerinin güvenliğini de sağlama yönünden adımlar atıyorlar.” dedi.
Her geçen gün geliştirilen yapay zeka, birçok alanda faaliyet göstermeye başladı. Ticari firmaların yanı sıra ülkelerin kamu kurumlarında da yapay zekaya yer verilmeye başlandı. Sağlık, ticaret, ekonomi gibi alanların yanı sıra bazı ülkelerin istihbarat bürolarında yapay zeka teknolojisine yer veriliyor. Geçtiğimiz günlerde bir televizyon programına katılarak yapay zeka ve istihbarata ilişkin açıklama yapan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın “Yapay zeka istihbari alanda çok fazla şey yapacak. İstihbaratta analiz konusunda oyun değiştirici olacak” açıklamasının ardından uzmanlardan açıklamalar gelmeye başladı.
Yapay zekanın istihbarat alanında kullanımına ilişkin Türkiye’de farkındalık oluşmaya başladığını söyleyen Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Bölümü Bölüm Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, “Yapay zekâ istihbaratın toplanması, değerlendirilmesi, tasnif edilmesi ve yorumlanması gibi süreçlerde çok etkin bir şekilde kullanılabilir. özellikle yapay zekânın çeşitli örüntüleri bu anlamda çok daha kısa sürede çok büyük veriler içerisinde çok daha kısa süre içerisinde sonuca ulaştırabilmesi çeşitli bağlantıları kurabilmesi açısından özellikle istihbarat açısından da kritik öneme sahip. Sadece bular değil özellikle görüntünü işlenmesi, görüntüye ilişkin çeşitli tanımlamaların yapılabilmesi ve anormal yani anormal durumlarda görüntüye ilişkin kasımların analiz edilmesi noktasında insana ve istihbarat birimlerine çok ciddi şekilde faydası olabilir. Bu açıdan yapay zekaya ilişkin kamu kurumlarının da çok dikkatli olması gerekiyor yapay zekaya entegrasyon sürecinde geç kalmak sonrasında çok sıkıntılı sonuçlara sebep olabilir. Yapay zekâya entegrasyonunun kamu kurumlarının hızlı ve güvenli bir şekilde herhangi bir güvenlik açığı bırakmadan yapmaları çok kısa bir süreç içerisinde buna ilişkin adımlarını atmaları gerekiyor” dedi.
Birçok ülkenin yapay zekaya entegrasyonunu başlattığını söyleyen Doç. Dr. Darıcı, “Bu entegrasyonla beraber aynı zamanda kendi verilerinin güvenliğini de sağlama yönünden adımlar atıyorlar. Yapay zekânın halka açık olan tarafı ve yapay zekânı ilgili uzmanlara açık olan tarafı açısından değerlendirilmesi gerekiyor ancak bunların tamamını yaparken de yani yapay zekâya entegrasyonu gerçekleştirirken de güvenlik açıklarının da mutlaka ve mutlaka göz önünde bulundurulması lazım. Kamu kurumlarının çok ciddi ve bilişsel süreçlere uyarak bu entegrasyonu gerçekleştirmeleri ve geç kalmamaları gerekiyor. Nasıl ki daktilodan bilgisayara geçiş sürecinde bir takım sıkıntılar yaşandı yeni teknolojilere geçiş süreçlerinde bazı sıkıntılar problemler yaşanabilir ancak bu adımların atılması lazım ki devamı da bir şekilde gelebilsin kaçınılmaz bir şekilde bu adımlar atılmak durumunda. İstihbaratın birçok kademesi ve istihbaratın birçok yönü itibariyle yapay zekânın değerlendirilmesi gerekiyor. Yapay zekâ bu anlamda karşı tarafı manipüle etmek amacıyla karşı tarafa farklı bilgiler verebilme amacıyla da kullanılabilir yani her bilginin bu anlamda mutlaka değerlendirilmesi onun analiz edilmesi gerekiyor. Bilginin doğruluğu veya bilginin bu anlamda üzerinde değinilmesi gereken bir bilgi olup olmadığının kontrol edilmesi gerekiyor çeşitli bu anlamda istihbaratın kendi içerisinde de olta lama veya zarflama dediğimiz çeşitli yöntemler de kullanılabiliyor” ifadelerine yer verdi.