İnsanlığımızın geldiği noktadan utanıyorum

Abone Ol
Bu yaz alışverişten gelirken bir parkın çimenlerine oturdum soluklanmak için. Hem su içip hem etrafı seyrederken en fazla dört yaşında bir kız çocuğu geldi, biraz ilerime bacaklarını ayırarak oturdu. Kısa bir kot etek giymişti. Çocuk oturmayı bilmediği için de haliyle çamaşırı da görünüyordu. Gittim nasıl oturması gerektiğini tarif ettim mecburen. Yapabildiği, olabildiği kadar oldu o kıyafetle işte.

Sonra düşündüm "orada ben değil de pedofil bir sapkın olsaydı durum nasıl bir hal alırdı" diye. Anneye mi öfkeleneyim önlem almadığı için, sapkınlara mı lanet edeyim bizleri böyle paranoyak yaptılar diye, yoksa tecavüz edilip öldürülen çocuklara mı acıyayım bilemedim.

23 Nisan gösterisi adı altında pavyon şarkıcısı gibi giydirilen, makyaj yapılan, kafalarına kocaman topuz kondurulan küçücük kızlar "ağzı bozuk şarkılar tuttum sana biraz ağır, bangır bangır" şarkısı eşliğinde gerdan kırdırılıp, göz süzdürülüyor. Aynı şey topuklu ayakkabı giydirilen düğünler için de geçerli. Sonra o çocukların fotoğrafları Twitter'da pedofil hesaplardan "çıtırifşa" etiketi ile paylaşılıyor. Bu ifşalar ile çocuklarınızın nelere alet edildiğini sizin hayal dünyanıza bırakıyorum.

İnstagram, Pinterest gibi mecralarda yine moda ikonu edasıyla havalı boyanmış saçları, gözünde markalı gözlükleri ile fotoğrafı çektirilen çocukları görünce insanlığımızın geldiği noktadan utanıyorum artık.

Dışarıda milyarlarca yetişkin kadın var, çocukları çocuk olarak rahat bıraksak olmaz mı? Onları oyuncakları, renkli elbiseleri, tavşanlı tokaları masum bakışları ile sevmek yetmiyor mu bize de böyle arayışlara giriyoruz?

"Erkek çocuklar da istismara uğruyor" gibi haklı bir itiraz gelebilir. Erkek çocuklar için önlem kız çocuklarında olduğu gibi kıyafet bazlı olmaz ama, uzun süre yalnız bırakmamak, özel bölgelerine kimsenin dokunamayacağını öğretmek vs. gibi önlemler alınabilir.

Keşke dünya tertemiz olsa, keşke şunları konuşuyor olmasak, keşke "o da yapmasın, o da bakmasın" kadar basit önlemler ile yavruları koruyabilsek. Ama olmuyor işte, doyumsuz insanoğluna artık kadınlar ve erkekler yetmiyor.

Kulunu kulundan iyi tanıyan Allah "zina yapmayın" yerine "zinaya yaklaşmayın" diye emrediyor. Yani "sizi ona yönlendirecek ne varsa tedbir alın, önleyin, çaresini bulun" diyor.

Çocuklara vitrinimiz muamelesi yaptığımız sürece biri gelir o vitrini bir taşla paramparça eder. Biz de ah'lar ile ancak feryad ederiz...