CHP beklenen itirafı yaptı

Abone Ol
CHP; "Onu en çıldırtacak zamanda, onu en çıldırtacak şekilde, en çıldırtacak adayı çıkaracağız."

Sadece bu cümleye baktığımızda, CHP ve dolayısıyla şer odaklarının tek derdinin Reis'i devirmek olduğunu anlamamak için ahmak olmak lazım.

Çünkü bu cümlede saklı olan gizli itiraf şudur; "Biz devleti ve dahi milleti ihya edecek bir aday aramıyoruz. Bizim tek derdimiz, İslam alemine lider olma yolunda hızla ilerleyen Erdoğan'ı devirmektir. Eğer onu deviremezsek, asırlık projelerimiz tek tek yerle yeksan olacak. Ve hatta cebir ve hileyle indirdiğimiz Hilafet sancağı, yine indirdiğimiz yerden, yani İstanbul'dan semaya yükselecek. Karşımızda böyle bir sorun dururken, ne devleti nede milleti düşünecek değiliz. Zaten böyle bir düşünce içinde olsaydık, bizi CHP'nin içinde 1 dakika tutmazlardı. Siz millet olarak bunu anlayamadığınız müddetçe, bizim umudumuz kırılmayacak ve başınıza çoraplar örmeye devam edeceğiz."

***

OY KULLANMAYAN VEBALE GİRER...

Oy vermenin haram olduğuna dair fitne gün gectikçe artıyor. Bu fitnenin asıl amacı ise; muhafazakar tarafı etkileyerek, özellikle Reis'e ve AK Parti'ye verilecek olan oyları düşürmektir...

Oysa ki, oy vermek bir partinin her icraatine onay vermek anlamına gelmez. Sadece seçimlerde partiler arasında bir tercih yapmak anlamına gelir.

Mesela Ak Partiye oy veren bir kişi, AK Parti'nin hatalı icraatlerine bilerek, kalben veya fillen taraftar olursa, elbette o hatalara ortak olur ve vebale girer. Ama Ak Parti'nin iyi yönüne destek verir, kötü yönünü gördüğünde ikaz ederse veya en azından kalben taraftar olmazsa, bir vebale girmez.

Bu nedenle bir müslüman, seçimlerde Allah'ın rızasını gözeterek, kendi çıkarları için değil, İslam ve Millet lehine oyunu kullanmalıdır. Aslında oy kullanmak bir nevi cihaddır. Zira cihad, müslümanın, sahip olduğu her imkanını Allah'ın rızası doğrultusunda kullanması demektir.

Sonra başa kim gelirse gelsin, iyi yönüne destek, kötü yönüne ise en azından kalben taraftar olmamak gerekir ki, vebal almaktan kurtulalım. Aksi halde oy vermeyerek, kötü olanın hüküm sahibi olmasına fırsat verirsek, asıl o zaman büyük bir vebale girmiş oluruz.

***

MİLLETVEKİLİ OLABİLİR AMA...

15 Temmuz'da sokağa çıkarak canını ortaya koyan milyonlarca kahramanımızdan biri olan Şerife Boz Millet vekilliği için AK Parti'den aday adayı oldu...

Elbette aday olabilir buna bir lafımız yok. Lakin 15 Temmuz'da canını ortaya koyan tek kişi de bu ablamız değil. Hem tüm kahramanlarımıza vekillik verilecek olursada, Milletvekili sayısını yaklaşık 10 milyon'a çıkarmamız gerekir. Yani demem o ki, vekilliğin vasıflarına sahip olmak ayrı bir şeydir. Eğer memleket için daha faydalı olacak başka adaylar yoksa, vede bu ablamız vekilliğin üzerine yükleyeceği görevleri yapacak donanıma sahipse tabi ki de Milletvekili olsun...

Ama gerekli donanıma sahip değilse de, sadece 15 Temmuz'da ki cesareti nedeniyle Milletvekili olmasın. Unutmayalım ki, emanet ehline verilmelidir. Yani bir kişi 15 Temmuz'da kahramanlık yaptı diye, o kişiyi komutan yapmak ile Milletvekili yapmak aynı anlama gelir. Hatta Milletvekilliğinin sorumluluğu çok daha fazladır. Ama tabi ki komutanlık vasıflarına haiz ise komutan bile yapılabilir.

Velhasıl biz her görev için liyakatı esas almadığımız müddetçe memleketimizin sorunlarını tam olarak çözmemiz de mümkün olmayacaktır. Ama şuda var ki, mecliste işe yaramaz bir çok vekil var. Eğer bu seçimdede aynı ayarada vekiller aday gösterilecekse, onlardan birinin yerine bu ablamızın aday gösterilmesi çok daha maküldür.

Ayrıca, "18 yaşında Milletvekilimiz var" diyebilmek için 18 yaşında birinin Milletvekili yapılmasıda büyük bir hatadır. İnşaAllah böyle bir gaflete düşülmez.