Eskişehir’de iftar programına katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "Konya ile aynı kulvarda sayılabilecek Eskişehir, neden şehircilikte bu kadar geride kaldı? Eskişehir’in büyük bir potansiyel yıllarca heba oldu. Gerçek belediyecilik hizmetlerinden mahrum kalan ne yazık ki Eskişehirli kardeşlerim oluyor. Bu kez Eskişehir zincirlerini kıracak ve yoluna gerçek belediyecilikle devam diyecek" dedi.
Bir dizi programa katılmak için Eskişehir’e gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, son olarak Afyon-Bolvadinliver İftar Buluşması’na katıldı. Burada Bolvadinlilerle selamlaşan Bakan Işıkhan, salondakilerin Ramazan ayını tebrik etti. İftarın ardından Bakan Işıkhan, yaptığı konuşmada, "İftar sofraları birlik ve beraberliğimizi pekiştirdiğimiz, paylaşmanın, sevginin ve hoşgörünün simgesidir. Bu manevi mevsimin, Gazze’deki kardeşlerimiz başta olmak üzere tüm mazlum ve mağdur coğrafyalardaki kardeşlerimizin de sıkıntılarından kurtuluşuna vesile olmasını temenni ediyorum. Vatan için can veren aziz şehitlerimize ve hayatını kaybeden gazilerimize bir kez daha bu mübarek Ramazan ayı vesilesiyle Allah’tan rahmet diliyorum. Ben, sivil toplum kuruluşlarımızı, hemşehri derneklerimizi, toplumsal bağımızın en önemli araçlarından biri olarak görüyorum. Memleketimizde doğup, başka şehirlerde yaşarken unutmamamız gereken önemli bir şey var: köklerimiz ve kimliğimiz. Hemşehrilerimizin bir araya gelerek bu tür etkinlikler düzenlemesi, birbirimizle olan ilişkilerimizi geliştirirken kültürümüzü yaşatmayı ve dayanışmamızı daha da pekiştiriyor. Bu anlamda ben, bu tür programların düzenlenmesine vesile olan dernek yöneticilerimizi ayrıca tebrik ediyorum” ifadelerine yer verdi.
“Toplumun sesi olan asıl merci milletin kendisidir”
Bakan Işıkhan, şunları kaydetti:
“Hizmetin üretilmesi için gereken talebi oluşturan, sokakların nabzını tutan, toplumun sesi olan asıl merci milletin kendisidir. Biz yöneticiler ve idareciler her ne kadar sistemin başında olsak da asıl icraatı, politikayı üretenler, sahalardır, sizlersiniz. Bu anlayışla görev alanımız ne olursa olsun 21 yıldır her daim vatandaşlarımızın arasında olduk. İşçisinden işverenine, STK’sından özel sektörüne kadar toplumumuzun her kesimiyle sürekli dirsek teması içerisinde olduk. Yürüdüğümüz her yolu halkımızla omuz omuza yürüdük. Hamdolsun, attığımız her adımı vatandaşlarımızın rızasını alarak, milletimizle istişare içerisinde gerçekleştirerek bu sözümüzü de yerine getirdik. Katılımcı sosyal devlet anlayışımızın gerektirdiği şekilde istişare ve ortak akılla hareket ederek her zaman milletimizin yanında olduk. AK Parti yönetim anlayışının 21 yıllık başarı sırrı da tam olarak burada yatmaktadır. Bizim yönetim anlayışımızda durmak yok, kendini tekrar etmek yok. Hep daha iyisi, daha ilerisi, daha fazlası için çalışıyoruz. Bizler yola çıkarken bu yüzyılı emeğin, üretimin, çalışmanın yüzyılı yapacağız demiştik. Dün olduğu gibi bugün de aynı hassasiyetle gelecek yüzyıla, başta çalışma hayatı olmak üzere her alanda vatandaşıyla, halkıyla iç içe olan, kronik hale gelen ne kadar sorun varsa bunları tek tek çözen bir yönetim anlayışıyla yürüyoruz. Cumhur İttifakı olarak, cumhurun yani sizlerin gösterdiği istikamette yürüyoruz. Tabii ülkemizin gücü, büyük ölçüde yerel yönetimlerimizin gücünden geliyor. Kalkınma yerelden başlar hakikatine istinaden yerelde ne kadar güçlü olursak genel icraatlarımızın da o derece güçlü olacağına inanıyoruz. Bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yönetim vizyonu da belediyecilikten geliyor. Gelecek hedeflerimizin en büyük teminatı. Bu açıdan Sayın Cumhurbaşkanımızın bizatihi kendisi ve AK Parti hükümetleri olarak şimdiye kadar gerçekleştirdiğimiz eser ve hizmetlerdir. Biz tüm dünya ülkelerinin iflas bayrağını çektiği, pandeminin zor şartlarında dahi büyümeyi başarabilmiş bir ülkeyiz. Ülkemiz son yıllarda istihdam rakamlarında tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Bunu sizlerin gösterdiği direnç ve dayanıklılık sayesinde, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki AK kadroların vizyoner bakış açısı sayesinde başarabildik, hamdolsun. Arkasından gelen asrın afetinde de yine tüm ülkelere örnek olacak bir dayanışma örneği sergilediniz. Birlikte ne kadar güçlü olduğumuzu bir kez daha tüm dünyaya gösterdik. Bu vesileyle her birinize tekrar şahsım ve milletimiz adına teşekkür ediyorum.”
“Eskişehir’in ve sizlerin kaybedecek bir 5 yılı daha yok”
Bu yılın, Türkiye Yüzyılı’nın başladığı bir yıl olacağını belirten Bakan Işıkhan, "Bu yıl, Türkiye Yüzyılı’nın başladığı bir yıl olacak. Türkiye Yüzyılı başlarken, öncelikle bizi engelleyen ve başarısızlığımıza neden olan tüm engellerden kurtulmamız gerekiyor. Eskişehir’in ve sizlerin kaybedecek bir 5 yılı daha yok. Ben sizlerin ve Eskişehirlilerin 31 Mart akşamı bu farkındalıkla sandığa gideceğine yürekten inanıyorum. AK Belediyecilik icraatlarının, kentlerimizi nereden nereye getirdiğini en iyi sizler biliyorsunuz. Mesela dün Konya’daydım. Şehircilik anlamında Konya ideal noktaya ulaşmış durumda. Konya ile aynı kulvarda sayılabilecek Eskişehir, neden şehircilikte bu kadar geride kaldı? Eskişehir’in büyük bir potansiyel yıllarca heba oldu. Gerçek belediyecilik hizmetlerinden mahrum kalan ne yazık ki Eskişehirli kardeşlerim oluyor. Eskişehir’e yazık oluyor, ülkemize yazık oluyor. 5 yıl gerçek belediyecilik hizmetlerinin kaybı anlamına geliyor. Ama; inşallah bu defa Eskişehir doğru kararı verecek. Nebi Hatipoğlu vekilimiz; tarihi ve kültürüyle Eskişehir’i gerçekten hak ettiği büyük hizmetlerle inşallah buluşturacak. Bu kez Eskişehir zincirlerini kıracak ve yoluna gerçek belediyecilikle devam diyecek. Ben buna yürekten inanıyorum. Bu duygu ve düşüncelerimle, böylesine güzel bir ortamda sizlerle bir arada olmaktan duyduğum mutluluğu tekrar ifade etmek istiyorum. Sizler bizim en büyük gücümüzsünüz. 31 Mart zaferi, hepimizin zaferi olacak inşallah. Her zaman söylediğimiz gibi sefer bizden, zafer Allah’tan” dedi.