Fransa'da 'Anne' ve 'Baba' terimleri kaldırılmış. Anne yerine 'Doğurabilen Beden' diyeceklermiş.
Fransa Meclis Genel Kurulu, eşcinsel çiftlerin heteroseksüel çiftlerle eşit haklara sahip olması için okullardaki formlarda yazan anne ve baba terimlerini, ebeveyn 1 ve ebeveyn 2 olarak değiştirme kararı almış.
Evde çorabınızı ararken "Doğurabilen beden çorabımı gördün mü?" diye sorduğunuz zaman "seni doğurabileceğime taş doğurabilseydim keşke" cevabı alırsanız şaşırmayın yani artık.
Ya da kız arkadaşınıza "Seni bugün doğurabilen bir bedenle tanıştırmak istiyorum" dediğinizi düşünsenize. Tanışırken içeri giren babanızı "bu da onun doğuramayan versiyonu biz kendi aramızda beceriksiz diyoruz" dediğinizi ya da...
Şaka bir yana şu tek tip cinsiyet oluşturma olayı artık can sıkıcı boyutlara ulaşmaya başladı. Haber sitelerinde, Anahaber bültenlerinde, gazetelerde kocaman çıplak karını ile poz veren; "Görümcesi ile evlenmek için cinsiyet değiştiren kadın eniştesinden hamile kaldı!" gibi haberler normal gelmeye başladı hepimize.
Yine Fransa örneği üzerinden gidersek Fransa'da doğan her 10 çocuktan 6'sı evlilik dışı birliktelikten çocuk yaşta kişiler vasıtası ile doğuyor. Devletin sahip çıktığı bu çocuklar daha sonra eşcinsellere evlatlık veriliyor.
Ve malesef küreselleşmiş, küreselleştiği için artık kocaman bir köye dönüşen dünyada; "gebersinler bizene Fransızlar'dan!" deme lüksümüz kalmadı.
Onlar orada eşcinsel evliliğe yasal izin verirken, biz burada gelinlikle poz veren erkek youtuber'a yılın en iyi youtuber ödülünü veriyoruz.
Onlar orada "artık anne baba demiyoruz çünkü pamuk kalpleri kırılıyor bu monnokloroon" derken biz burada eşcinsel imam olsun mu olmasın mı tartışmasını yapıyoruz.
Çünkü gündemimize ister istemez giriyor. Dünyanın bir yerinde olmuş herhangi bir olay artık bizi doğrudan ilgilendirir hale çoktan geldi, bundan kaçamayız o bir gerçek.
Peki ne yapmalı?
Eşcinsel olduğunu iddia eden gençlerin büyük bölümü kolay ulaşılabilir cinsel içerikler yüzünden bunu merak ederek deniyor. Yine eşcinsel olduğunu iddia eden gençlerin büyük bir bölümünün normal anne ve baba rol modellerinde sıkıntı olduğu görülüyor.
Babasız büyüyen erkek çocuklarının rol modeli olmadığı için kadınlar ile büyüyen çocukların kendini daha efemine hissetmesi kadar doğal ne olabilir?
Boşanma sonrası babaya rica minnet haciz ile gösterilen çocukların, ileride cinsel kimlik belirlerken nasıl davranmasını bekliyoruz? Boşanma istatistikleri her geçen gün artarken üstelik.
Aynı şey kadınlar için de geçerli.
Lezbiyen ilişki yaşamayı tercih eden kadınların büyük bir bölümü ya babasından nefret ediyor ya sorunlu bir ilişki yaşamış ya tecavüze ya tacize uğramış. Üstüne bir de her gün dayatılan "tüm erkekler kötü ve sapıktır" algısının zihnine işlendiğini düşünürsek, kaçınılmaz son çok önceden görülebiliyor.
Çaresi ne sorusu geliyor insanın aklına hemen.
Bu çocukları küresel bir operasyonun kurbanları mı yapacağız yoksa adam gibi rol modeller olup 'gerçek kadın' ve 'gerçek erkek' nasıldırı onlara gösterecek miyiz?
Bu çocukları film sektörünün para açlığı için yem yapmaya devam mı edeceğiz yoksa önlerine koyabileceğimiz örnekleri çoğaltma yoluna mı gideceğiz?
Yoksa oturup söylenmek, mutlu bir aile olmaktan daha kolay gelmeye devam mı edecek?
Fransa Meclis Genel Kurulu, eşcinsel çiftlerin heteroseksüel çiftlerle eşit haklara sahip olması için okullardaki formlarda yazan anne ve baba terimlerini, ebeveyn 1 ve ebeveyn 2 olarak değiştirme kararı almış.
Evde çorabınızı ararken "Doğurabilen beden çorabımı gördün mü?" diye sorduğunuz zaman "seni doğurabileceğime taş doğurabilseydim keşke" cevabı alırsanız şaşırmayın yani artık.
Ya da kız arkadaşınıza "Seni bugün doğurabilen bir bedenle tanıştırmak istiyorum" dediğinizi düşünsenize. Tanışırken içeri giren babanızı "bu da onun doğuramayan versiyonu biz kendi aramızda beceriksiz diyoruz" dediğinizi ya da...
Şaka bir yana şu tek tip cinsiyet oluşturma olayı artık can sıkıcı boyutlara ulaşmaya başladı. Haber sitelerinde, Anahaber bültenlerinde, gazetelerde kocaman çıplak karını ile poz veren; "Görümcesi ile evlenmek için cinsiyet değiştiren kadın eniştesinden hamile kaldı!" gibi haberler normal gelmeye başladı hepimize.
Yine Fransa örneği üzerinden gidersek Fransa'da doğan her 10 çocuktan 6'sı evlilik dışı birliktelikten çocuk yaşta kişiler vasıtası ile doğuyor. Devletin sahip çıktığı bu çocuklar daha sonra eşcinsellere evlatlık veriliyor.
Ve malesef küreselleşmiş, küreselleştiği için artık kocaman bir köye dönüşen dünyada; "gebersinler bizene Fransızlar'dan!" deme lüksümüz kalmadı.
Onlar orada eşcinsel evliliğe yasal izin verirken, biz burada gelinlikle poz veren erkek youtuber'a yılın en iyi youtuber ödülünü veriyoruz.
Onlar orada "artık anne baba demiyoruz çünkü pamuk kalpleri kırılıyor bu monnokloroon" derken biz burada eşcinsel imam olsun mu olmasın mı tartışmasını yapıyoruz.
Çünkü gündemimize ister istemez giriyor. Dünyanın bir yerinde olmuş herhangi bir olay artık bizi doğrudan ilgilendirir hale çoktan geldi, bundan kaçamayız o bir gerçek.
Peki ne yapmalı?
Eşcinsel olduğunu iddia eden gençlerin büyük bölümü kolay ulaşılabilir cinsel içerikler yüzünden bunu merak ederek deniyor. Yine eşcinsel olduğunu iddia eden gençlerin büyük bir bölümünün normal anne ve baba rol modellerinde sıkıntı olduğu görülüyor.
Babasız büyüyen erkek çocuklarının rol modeli olmadığı için kadınlar ile büyüyen çocukların kendini daha efemine hissetmesi kadar doğal ne olabilir?
Boşanma sonrası babaya rica minnet haciz ile gösterilen çocukların, ileride cinsel kimlik belirlerken nasıl davranmasını bekliyoruz? Boşanma istatistikleri her geçen gün artarken üstelik.
Aynı şey kadınlar için de geçerli.
Lezbiyen ilişki yaşamayı tercih eden kadınların büyük bir bölümü ya babasından nefret ediyor ya sorunlu bir ilişki yaşamış ya tecavüze ya tacize uğramış. Üstüne bir de her gün dayatılan "tüm erkekler kötü ve sapıktır" algısının zihnine işlendiğini düşünürsek, kaçınılmaz son çok önceden görülebiliyor.
Çaresi ne sorusu geliyor insanın aklına hemen.
Bu çocukları küresel bir operasyonun kurbanları mı yapacağız yoksa adam gibi rol modeller olup 'gerçek kadın' ve 'gerçek erkek' nasıldırı onlara gösterecek miyiz?
Bu çocukları film sektörünün para açlığı için yem yapmaya devam mı edeceğiz yoksa önlerine koyabileceğimiz örnekleri çoğaltma yoluna mı gideceğiz?
Yoksa oturup söylenmek, mutlu bir aile olmaktan daha kolay gelmeye devam mı edecek?